* Naim Demirel, 'Afganistan / Taliban / El-Kaide', BM Güvenlik Konseyi ve Uluslararası Barışın Korunması, Derin Yayınları, 2003, s.303-332.
18. yüzyıldan bu yana Afganistan bağımsız bir devlet olarak varlığını sürdürmüştür. Gerek Rusya ve gerekse İngiltere bütün Afgan topraklarını sömürge altına almaya çalışmışlar, ancak başarılı olamamışlardır.
1919 tarihinde Afganistan ile Birleşik Krallık arasında yapılan antlaşmayla Afganistan bağımsızlığına kavuşmuştu. 1973 yılında Zahir Şah'ın devrilmesine kadar ülke monarşi ile idare edildi. 1970'li yıllarda Afganistan'da hükümet içindeki koalisyon çatışmaları ön plana çıktı. Bu anlaşmazlıklar en sonunda iç savaşa dönüştü. 1978 yılında yapılan bir darbe ile komünistler hükümeti ele geçirdiler. Daha sonra da komünist hükümetin daveti üzerine Sovyetler Birliği silahlı birlikleri Afganistan'a girdi. Pakistan, Suudi Arabistan, ABD gibi birçok devlet Sovyet işgaline karşı direnen Afgan mücahitlerine destek oldular[1]. Suudi Arabistan vatandaşı milyarder Usame bin Laden tarafından bu direniş hareketi finansal olarak desteklenmiştir[2].
Nisan 1988'de Sovyetler Birliği, Afganistan, Pakistan ve ABD arasında Sovyet birliklerinin çekilmesi üzerine Cenevre'de birden fazla antlaşma yapılmıştır[3]. Ardından yaklaşık bir yıl sonra en son Sovyet askeri birliği Afganistan'dan çekilmiştir.
İşgal sonrası ilk kurulan ve Sovyetler Birliği tarafından desteklenen Afgan hükümeti çok kısa süre iktidarda kalabilmiştir. 1992 yılında bu hükümet devrildi ve ardından Afganistan'daki çeşitli mücahit gruplar arasında çatışmalar başladı. Bu iç savaşın galibi Taliban grubu oldu. Bunun neticesinde de ülke fiilen bölündü. Afganistan'ın sadece kuzey-doğu bölgesi Sovyetlere karşı direniş savaşı veren diğer mücahit grupların (Kuzey İttifakı) kontrolü altında kaldı. Ülkenin geri kalan kısmı Taliban'ın kontrolü altına girmiştir. Taliban ülkede fiili olarak hükümet gücü kurabilmiştir[4]. Taliban devlet yönetiminde Afganistan'ı İslam hukukuna göre yönetmeye başladı. Taliban, kadınlara baskı yaptığı, negatif ayrımcılık yaptığı ve kadınların özgürlüklerini kısıtladığı için dünya kamuoyu tarafından eleştirilmiştir. Yıllarca süren işgal ve ardından baş gösteren iç savaş sonrasında ülkede ekonomik durum oldukça bozulmuştu.
1990'lı yılların ortalarına doğru Taliban, el-Kaide ve onun lideri Usame bin Laden'e Afganistan'a yerleşmesine müsaade etti[5]. Taliban el-Kaide üyelerinin eğitim kamplarına göz yumduğu için eleştirilmiştir[6].
Afganistan'da taraflar arasında süren bu savaşlar üzerine Güvenlik Konseyi başkanı tarafından farklı zamanlarda altı defa açıklama yapılmış ve her defasında taraflardan çatışmaları hemen sona erdirmeleri istenmiştir[7]. Bu açıklamalar BM Sözleşmesi'nin VI. bölümündeki yetkiye dayanılarak yapılmıştır ve bağlayıcı değildir. 28.09.1996 tarihli açıklama, 27.09.1996 tarihinde Kabil'in Taliban tarafından ele geçirilmesinden bir gün sonra, BM'nin Afganistan'daki Özel Temsilciliği'nden (USMA) eski devlet başkanı Necibullah ve kardeşinin kaçırılması ve ardından öldürülmesi üzerine 28.09.1996 tarihinde açıklama yapıldı.
Bu olaydan yaklaşık bir ay sonra Güvenlik Konseyi 22.10.1996 tarihinde S/RES/1076 (1996) sayılı kararı aldı[8]. Bu kararda Afganistan'daki insan hakları ihlalleri ve özellikle kadınlara yapılan ayrımcılık üzerine endişeler dile getirilmiş[9] ve taraflardan BM personelinin korunması ve insani yardımların engellenmemesi istenmiştir.
14.11.1997 tarihinde BM Genel Sekreteri Afganistan hakkında bir rapor sundu[10]. Genel Sekreter bu raporda Afganistan'daki durumu detaylı olarak açıklamış ve çatışmaların devam etmesinin ana sebebi olarak bazı BM üyesi devletlerce çatışan taraflara silah yardımı yapılmasını ifade eden 14.11.1997[11] tarihli raporuna atıfta bulunulmuştur. Genel Sekreter ayrıca Afganistan'ın dünyanın en büyük eroin üreticisi olduğuna da dikkat çekmiştir.
16.12.1997 tarihinde de Güvenlik Konseyi Başkanı yaptığı açıklamada[12] bu rapora atıflarda bulunmuş ve Afganistan savaşını, merkezi hükümet gücünün ortadan kalkmasıyla oluşan soğuk savaş sonrası bölgesel ve etkin çatışmaların tipik örneği olarak değerlendirmiştir[13]. Konsey Başkanı açıklamasında bu tür çatışmalarda "savaş lordları"nın her şeyden önce kendi menfaatlerini aradıklarını ifade etmektedir. Bu açıklamada Güvenlik Konseyi Genel Sekreter'i Afganistan'a karşı etkin bir ambargo uygulanmasının yollarını ve şeklini araştırmak üzere görevlendirilmiştir. Afganistan'daki çatışmaların devam etmesi halinde uyuşturucu üretimi ve terörizm için besleme kaynağı olacağı ve bu sebeple de bölgedeki istikrarı bozacağını vurgulamıştır[14].
Aynı açıklamada Afganistan'daki iç savaşın birçok insanın acı çekmesine, maddi kayıplara uğramasına sebep olduğu, bu durumun ülkenin dağılmasına sebep olacağı ve böylelikle bölgesel ve uluslararası barış ve güvenliği tehdit edeceğine dikkat çekilmiştir[15].
Genel Sekreterin sonraki raporunda Afganistan'daki durumda herhangi bir iyileşme olmadığı, aksine deprem ve kışın yanında tarafların da engel olması sebebiyle insani yardımların muhtaçlara ulaştırılmasının daha da zorlaştığı ifade etmiştir. Buna dayanarak Güvenlik Konseyi de bir açıklama yapmıştır[16]. Bu açıklamada Afganistan'daki devam eden iç savaşın mevcut yıkımların yanında yeni yıkımlara ve zararlara sebep olduğu, birçok insanın acı çekmesine, zorla yerlerinden çıkartılmalarına, başka yerlere iltica etmelerine sebep olduğu ifade edilmiştir. Bu açıklamada Afganistan'daki iç savaş ve uluslararası insancıl hukuk ihlalleri barış tehdidi tespitinin yapılmasına dayanak teşkil etmiştir. Bu durum Güvenlik Konseyi'nin mülteci problemini barış tehdidi tespiti yaptıktan sonra ve iç savaşın bir sonucu olarak ifade etmesinden anlaşılmaktadır[17].
Güvenlik Konseyi taraflardan taleplerinde BM Sözleşmesi'nin VI. Bölümü çerçevesinde hareket ettiğini ima eder şekilde bir dil kullanmışsa da bu 06.08.1998 tarihinde Başkanın açıklamasıyla değişmiştir[18]. Konsey artık taraflardanKonseyi'n ve Genel Kurulun ilgili kararlarına uymalarını istemektedir.
Güvenlik Konseyi 28.08.1998 tarihinde aldığı S/RES/1193(1998) sayılı kararında barış tehdidinin sadece Afganistan'ın kuzeyindeki çatışmalarda olduğu değerlendirmesini yapmıştır. İnsanların aşırı acılar çekmesini ve mülteci akımlarını[19] ayrı bir şekilde değerlendirmiştir. Barış tehdidi tespit etmede S/RES/1193(1998) sayılı kararı aldı. Bu kararda Konsey taraflardan, aralarındaki savaşı durdurmalarını ve görüşmelere yeniden başlamalarını,
BM personelinin korunmasını ve terörist eğitiminden ve uyuşturucu aktivi- telerinden uzak durulmasını istemiştir. Konsey, barış tehdidi tespit ederken artık "artan ciddi tehdit" ifadesini kullanmamakta aksine "tehdit sebebi" ifadesini kullanmaktadır. Savaşın kendisi değil, onun muhtemel barışı tehdit edici etkileri dile getirilmektedir[20]. Kararda Konsey Afganistan'ın kuzeyindeki silahlı çatışmalara ilişkin açıklamış ve barış tehdidi tespitini bu olaya dayandırmıştır. Afganistan'daki insanların aşırı acılar çekmesi ve mülteci akımları[21] gibi diğer olayları daha sonra zikretmiştir.
Eylül 1998'de Taliban'ın 8 İranlı diplomatı ve bir gazeteciyi öldürdüğünü itiraf etmesinden sonra, Konsey başkanının bu konudaki 15.09.1998 tarihli açıklamasıyla[22] bu fiili uluslararası hukuku açıkça ihlal eden çirkin bir suç olarak nitelemiştir. Konsey Taliban'dan uluslararası insancıl hukuka riayet edilmesi ve uluslararası kişilerin korunmasını istemiştir[23]. Bu açıklamada barış tehdidi kavramı kullanılmamıştır.
Genel Sekreter taraflara silah ambargosu uygulanmasına yönelik birçok defa açıklamalarda bulunmasına rağmen 1999'un sonlarına kadar Güvenlik Konseyi herhangi bir ambargo kararı almamış ya da açıkça BM Söz- leşmesi'nin VII. Bölümüne dayanarak hareket etmemiştir.
Güvenlik Konseyi Başkanının bütün açıklamalarında ve Konsey kararlarında mevcut insani acil yardım durumu tespiti, Afganistan'daki kadınların durumu ve uyuşturucu ve terörizmin desteklenmesi sorunu dile getirilmiştir. Ancak bu bakış açısı barış tehdidi tespiti yapılmasında ön planda tutulma- mıştır[24].
1990'lı yılların ortalarına doğru Taliban el-Kaide ve onun lideri Usame bin Ladin'e Afganistan'a yerleşmesine müsaade etti[25]. Taliban el-Kaide üyelerinin eğitim kamplarını tolere ettiği için eleştirilmiştir[26].
Güvenlik Konseyi'nin Afganistan olayına bakış açısı ABD'nin Nairobi ve Dar-es Selam büyükelçiliklerinin bombalanmasından sonra değişmiştir. Bu olaylardan sonra Güvenlik Konseyi'nin nazarı bu saldırılardan sorumlu tutulan Usame bin Laden'i koruyan Taliban'a çevrildi. Burada da "Lockerbie" olayında olduğu gibi, BM Sözleşmesi'nin 2/4 maddesi açıkça ifade edilmeden izlenmiştir[27].
1998 yılında ABD Kenya büyükelçiliğine karşı yapılan intihar saldırısı ve Tanzanya'daki saldırıda çok sayıda insan hayatını kaybetmişti. Seri terör eylemlerinden özellikle ABD kurum ve tesislerine yapılan saldırılardan dolayı El-Kaide sorumlu tutulmaktaydı. Bunun üzerine ABD El-Kaide'nin üssü olduğunu düşündüğü yerlere Afganistan'da hava saldırısı düzenledi ve ayrıca Sudan'daki bir kimya fabrikasını bombaladı[28].
Güvenlik Konseyi de 13 Ağustos 1998 tarihinde aldığı S/RES/1189 (1998) sayılı kararla, Kenya ve Tanzanya saldırılarını kınadı ve bütün devletleri kendi bölgelerinde organizeli terörist faaliyetleri yasaklamaya çağrıda bulundu[29]. Yine Güvenlik Konseyi Taliban'a, uluslararası terörizme verdiği desteği çekmemesi halinde yaptırımlar uygulayacağı tehdidinde bulunmuştur[30].
Aynı yıl içinde Güvenlik Konseyi 08.12.1998 tarihli ve S/RES/1214(1998) sayılı kararında 1193 (1998) sayılı karardaki aynı ifadelerle barış tehdidi tespiti yapmıştır.
Bu kararda Konsey daha önce Nairobi ve Darüsselam saldırıları üzerine aldığı 1189(1998) sayılı karara atıfta bulunarak, Taliban tarafından teröristlerin eğitilmesi ve onların Taliban tarafından kontrol edilen bölgede barındırılması, Afganistan üzerinden terör eylemlerinin organize edilmesinden dolayı, ciddi şekilde rahatsız olduğunu giriş kısmında belirtmiştir[31]. Kararda Konsey S/RES/1193 (1998) sayılı karardaki aynı ifadelerle barış tehdidi tespiti yapmıştır. Her karardan daha sert bir şekilde bu kararda Taliban'ın teröristleri eğitmesi barış tehdidine sebep olarak gösterilmiştir[32].
Güvenlik Konseyi bu kararda Taliban ve diğer taraflardan savaşı durdurmalarını istemiştir. Ayrıca kadın ve kızlara ayrımcılık uygulamasının ve uluslararası insancıl hukuk ve insan hakları ihlallerinin durdurulmasını istem iştir. Ayrıca Taliban'dan illegal uyuşturucu yetiştirilmesi, imali ve trafiğinin durdurulması istenmiştir[33].
Güvenlik Konseyi'nin barışı tehdit edici fiillere engel olmak için gerekli olan tedbirlerin alınmasını hukuken bağlayıcı olarak talep edebileceği kabul edildiğinde, Afganistan'daki savaşların yanında insan hakları ihlallerine, uyuşturucu ticaretine ve uluslararası terörizmin desteklenmesine 1214 (1998) sayılı kararda barış tehdidi tespiti yaparken dayanabilecektir[34].
Uluslararası terörizm göre bu görüş Güvenlik Konseyi S/RES/1214 (1998) sayılı kararda ifade edilen konuları S/RES/1267(1999) sayılı kararda yeniden ele almıştır. Güvenlik Konseyi anti-terörizm antlaşmalarını ve bu antlaşmalardan kaynaklanan [35]. Konsey Anti-Terörizm antlaşmalarını ve taraf devletlerin bu Antlaşmalardan kaynaklanan teröristleri takip etmek ve iade etme yükümlülüklerini hatırlatmıştır. Güvenlik Konseyi'ne göre bu tespit Taliban'ı da kapsamaktadır. Bu sebeple Taliban'ın Nairobi ve Darüs- selam'daki eylemlerin sorumlusu olan Usame bin Laden'i korumaması gerekmektedir. Konsey kararda S/RES/1214 (1998) sayılı kararda talep edilen hususların Taliban tarafından yerine getirilmemesini uluslararası barışı tehdit ettiğinin tespitini yapmıştır[36]
1998 yılı sonuna kadar Güvenlik Konseyi Afganistan iç savaşının muhtemel sınır aşan askeri etkilerini göz önüne almış görünürken S/RES/1214 (1998) sayılı karar ve daha sonraki kararlarında uluslararası barış tehdidi için uluslararası terörizmin desteklenmesi ve insan hakları alanında ağır ihlaller yaşanabilecek olması gelişmeler olmayacağı değerlendirmesi ön plana çık- maktadır[37].
El-Kaide bir seri terör eylemlerinden özellikle ABD kurum ve tesislerine yapılan saldırılardan dolayı sorumlu tutulmaktaydı. 1998 yılında ABD Kenya büyükelçiliğine karşı yapılan intihar saldırısı ve Tanzanya'daki saldırıda çok sayıda insan hayatının kaybetmiş ve bu saldırılardan El-Kaide sorumlu tutulmuştur. Bunun üzerine ABD El-Kaide'nin üssü olduğunu düşündüğü yerlere Afganistan'da hava saldırısı düzenlemiş ve yine Sudan'daki bir kimya fabrikasını bombalamıştır[38]. Güvenlik Konseyi Kenya ve Tanzanya saldırıları sebebiyle bütün devletleri kendi bölgelerinde organizeli terörist faaliyetleri yasaklama çağrısında bulunmuştur[39]. Aynı yıl içinde yine Güvenlik Konseyi Taliban'ı, eğer uluslararası terörizme verdiği desteği çekmemesi halinde yaptırımlar uygulayacağı tehdidinde bulunmuştur[40].
2. 11 Eylül 2011'den Sonraki Gelişmeler
11 Eylül 2001'de New York'da ki ikiz kulelere ( World Trade Center) ve Pentagon'a ağırlıklı olarak Suudi Arabistan kökenli kişilerce terör saldırısı düzenlendi. Teröristler silah olarak kaçırdıkları üç uçağı kullandılar. Kaçırılan dördüncü uçak Pennsylvania üstünde düştü. Güvenlik Konseyi bu saldırıyı kınadı ve konuyu BM Sözleşmesindeki kendi kendini savunma hakkıyla ilişki- lendirdi. Konsey bu olayları uluslararası barış ve güvenliği tehdit olarak nitelendirdi ve teröristleri barındıranların bu olaydan sorumlu olduklarına dikkat çekti[41].
Hem ABD ve hem de İngiltere 11 Eylül terör olayıyla ilgili olarak Usa- me bin Laden ve El-Kaide'nin sorumlu olduklarının ortaya koyduğu iddiasıyla bazı belgeler sundular[42]. Güvenlik Konseyi terör şüphelilerinin paralarının dondurulması konusunda detaylı talimatlar vermesinin yanında Ekim sonunda verdiği 1373 sayılı kararla bütün devletlerden terör eylemlerini engellemek için gerekli bütün önlemleri almalarını istedi[43].
Afganistan'ın Usame bin Laden'i teslime yanaşmaması sebebiyle ABD, İngiltere ve diğer bazı devletler, ülkeye karşı geniş kapsamlı bir silahlı kuvvet kullanma yoluna gittiler. 2001 Ekim ayında 11 Eylül olayından hemen hemen bir ay sonra ABD ve İngiltere Afganistan'ı bombalamaya başladı. Bu harekette hem BM Güvenlik Konseyi'nin kararlarına ve hem de yukarıda bahsedilen Afganistan'ın sorumlu olduğuna delil teşkil ettiği iddia edilen belgelere dayanıldı[44]. 07.12.2001'de ABD tarafından komuta edilen Afganistan işgali başladı[45]. Kuzey ittifakıyla birlikte düzenlenen bu askeri operasyon Ocak 2002'de Taliban'ın Afganistan'daki hâkimiyetini sona erdirdi.
Bu savaş sürerken Afganistan'a karşı alınan S/RES/1378 (2001) sayılı ve S/RES/1383 (2001) sayılı kararlarda barış tehdidi ya da BM Sözleşmesi VII. bölümüyle bağlantı kurulabilecek hukuki yaptırımlarla ilgili herhangi bir hüküm yer almamıştır.
Aralık başında dört Afganlı delege grubu Petersburg (Bonn)'da ülkenin yeni politik düzenlenmesi için bir anlaşma imzaladılar[46]. Bu anlaşmayla birlikte Taliban sonrası kuvvet dengelerinin nasıl oluşturulacağı belirlendi. Buna göre Paştun kökenli Hamid Karzai kurulacak geçici hükümetin başkanı olmuştur. Taliban bu konferansa katılmamıştır. Yeni seçilen hükümeti desteklemek için çeşitli devletler Afganistan'a ordu birlikleri gönderdiler. Bu birlikler Kabul ve çevresinde güvenliği sağlama görevini üstlendiler. Güvenlik Konseyi BM Sözleşmesi'nin VII. bölümüne kendisine verilen yetkiye dayanarak bu güvenlik kuvvetlerini (İSAF[47]) görevlendirmiştir[48]. ABD, ISAF'a dâhil olmamıştır. ABD hala Afganistan'da bulunmakta, Taliban ve terörist olduğu düşünülen şahısları aramaktadır[49]. Düzenli olarak bağımsız bir şekilde operasyon yürütmektedir[50]. Güvenlik Konseyi düzenli olarak ISAF'ın görev süresini uzatmaktadır.
16.01.2002 tarihinde S/RES/1390(2002) sayılı kararla en sonunda Usame bin Laden'e, El-Kaide organizasyonuna ve Taliban'a karşı kapsamlı yaptırımlar uygulama kararlaştırılmıştır. Bu kararın sonuna doğru da uluslararası terörizmin barış tehdidi oluşturduğu ifade edilmiştir[51] [52].
3. Güvenlik Konseyinin Afganistan'a Karşı Aldığı Yaptırım Kararları
a) Güvenlik Konseyi'nin S/RES/1193 (1998) Sayılı Kararı
Afganistan'daki çatışmaların yayılması üzerin Güvenlik Konseyi'nin 28.08.1998 tarihinde S/RES/1193(1998) sayılı kararı aldı. Bu kararda Konsey, Afganistan'da yaşanan tahribat, insani acılar, mülteci akımı ve yurtlarından çıkartılanların sayısındaki büyük artış üzerine endişelerini dile getirmiştir1725.
Bu kararda yine Şiilerin takibe uğradığına dair yapılan haberler üzerine çatışmaların arka planının etnik ve dini sebeplere dayanması hususundaki endişelerini dile getirmiştir[53]. BM ve insani yardım organizasyonları görevlilerinin güvenliği hususunda endişelerini ifade etmiştir[54].
İran İslam Cumhuriyeti Mezarışerif konsolosunun Taliban tarafından kaçırılması ve Afganistan'da kaybolan İran vatandaşlarının akıbeti hakkında Güvenlik Konseyi endişeli olduğunu bildirmiştir[55].
Afganistan'da kadın ve kızların ayrımcılığa tabi tutulmaya devam etmesi ve insan hakları ve insancıl hukukun ihlal edilmesi hususunda endişelerini ifade etmiştir[56].
Kararda Taliban tarafından kontrol edilen bölgede BM personelinin saldırıya uğraması, özellikle Dünya Gıda Programı üyesi iki Afganlının ve BM İnsan Hakları Komisyonu üyesinin ve BM Özel Misyonu çalışanlarının Kabil'de öldürülmesini kınamıştır[57]. Mezar-ı Şerif'teki İran konsolosunun kaçırılmasını da yine Konsey eleştirmiştir[58]
b) Güvenlik Konseyinin S/RES/1267 (1999) Sayılı Karar
1998 yılında ABD Usame bin Laden ve onun şirketlerine karşı tek taraflı bir dize yaptırım kararı aldındı[59]. Bundan sonra aynı istikamette BM'nin de karar alması yolunda çalışmaya başladı[60]. Çalışmalarının neticesinden bu karardan bir yıl sonra da 15 Ekim 1999 tarihinde Güvenlik Konseyi S/RES/1267(1999) sayılı kararı aldı[61]. S/RES/1267(1999) sayılı karar ABD tarafından hazırlanmıştı ve Taliban üyelerine karşı kapsamlı yaptırımları içermekteydi.
Güvenlik Konseyi bu kararı alırken BM Sözleşmesi'nin VII. bölümde kendisine tanınan yetkilere dayandığını açıkça ifade etmiştir. Taliban'ın Afganistan'da uluslararası teröristlerin bulunduğunu kabul etmemesi, bu kişilerin eğitim kamplarında bulunmasına göz yummasını, Güvenlik Konseyi uluslararası barış ve güvenliğini tehlikeye atılması olarak nitelemiştir[62]. Konsey, Taliban'dan teröristlerin eğitim kamplarını kapatmasını ve Usame bin Laden'in hakkında dava açmış devlete teslim edilmesini talep etmiş- tir[63]. Bu kararda her ne kadar devlet ismi verilmemişse de adresin ABD olduğu belliydi. Çünkü 1998 yılında Usame bin Laden'e karşı ABD'de dava açılmış ve Taliban'dan onun teslim etmesi istenmişti[64].
Yaptırımların hedefi Taliban'ın finans kaynakları[65] ve hava ulaşımıydı[66]. Bu kararla Taliban tarafından kontrol edilen bölgeden ve o bölgeye uçuş yasağı getirilmekteydi. Finans kaynaklarına para ve diğer doğrudan ya da dolaylı olarak Taliban'ın idaresi altında olan ya da Taliban'a ait olan kaynaklar dâhil edilmişti. Konsey tarafından bütün devletler Taliban'ın herhangi bir şekilde bu mal varlıklarına el atmalarına mani olunması, para ve mallarının dondurulmasını talep etmişti.
Yaptırımların koordine edilmesi ve uygulanması için Güvenlik Konseyi bir yaptırım komitesi (1267-Komite) kurdu[67]. Komite yaptırıma konu olan finans kaynakları ve uçakların tespitini yapmakla görevliydi[68]. Bu komite ayrıca haklarında yaptırım uygulanacak kişilerin listesini oluşturacaktı. Bunun yanında Güvenlik Konseyi bütün devletlerden bu kararın uygulanmasında etkin olmalarını, kendi egemenlik alanında S/RES/1267 (1999) sayılı kararla düzenlenen yaptırımların uygulanmasını ihlal edenlerin yargı önüne çıkartılmasını talep etmekteydi[69].
Ayrıca bu karara göre Güvenlik Konseyi bütün devletlerden yaptırımların uygulanmasıyla ilgili raporlarını 1267-Komite'sine sunmalarını talep etmekteydi[70]. Güvenlik Konseyi'nin bu yaptırımların sona erdirmek için tek şartı vardı, o da Usame bin Laden'in Amerika'ya teslim edilmesiydi[71] [72].
Taliban, Usame bin Laden'i teslim etmeyi reddetti1745. Bu gelişmeler olduğu sırada Afganistan'ın bu olaylar olduğu sırada dış dünya ile resmi bir ticareti bulunmamaktaydı. Taliban'ın verdiği bilgiye göre de herhangi bir varlığa sahip değildi. Bu sebeple esas etkili olan uçuş yasağıydı. Afgan Hava Yolları Ariana'nın üç uçağı birçok ailenin dışarıdan gıda almak için tek taşıma vasıtasıydı[73]. Daha baştan beri bazı üyelerinin öngördüğü gibi bu yaptırım sadece sivil halka zarar verecek olduğu belliydi. Karar alınması sürecinde Güvenlik Konseyi üyelerinin bazıları bu yaptırımların sivil halka olumsuz etkileri üzerine tereddütlerini dile getirmelerine rağmen[74] bu karar oybirliğiyle alındı.
c) Güvenlik Konseyinin S/RES/1333 (2000) Sayılı Karar
Taliban bütün bu gelişmeler karşısında ülkenin kontrol altına alamadığı kısmını ele geçirmeye çalışmakta ve bu arada birçok yabancı savaşçı da Taliban'ı desteklemekteydi. Taliban S/RES/1267(1999) sayılı kararın üstünden bir yıl geçmesine rağmen Taliban Usame bin Laden'i teslim etmemekte direnmiştir[75].
Rusya ve Amerika'nın girişimiyle Güvenlik Konseyi Aralık 2000'de Ta- liban'a karşı yaptırımlarını ağırlaştırmış ve yeni başka kişileri karar kapsamına almıştı[76]. S/RES/1267 (1999) sayılı kararla getirilen yaptırım sistemi öncelikle Taliban üyelerine yönelik iken 19 Aralık 2000 tarihinde Güvenlik Konseyi S/RES/1333 (2000) sayılı kararla bu yaptırımı El-Kaide Organizasyonuna ve Usame bin Laden'e yönelik olarak genişletmiştir.
Kararda Taliban rejimi Usame bin Laden'i teslim etmemesi ve hala terörizme destek veriyor olması sebebiyle yine bir uluslararası barış tehdidi durumu tespiti yapılmış ve BM Sözleşmesi'nin VII. Bölümüne dayanarak yeni yaptırımlar kararı almıştır[77].
Bu kararda Güvenlik Konseyi Taliban'dan S/RES/1267(1999) sayılı kararı yerine getirmesini istemiştir. Bunun yanında Taliban'dan haklarında arama kararı olan uluslararası teröristlerin yargı önüne çıkartılması için işbirliği yapması talep edilmektedir. Yine Taliban'dan kontrolünde bulunan yerlerde bulunan terör kamplarını kapatması istenmiştir[78].
Aynı zamanda Konsey S/RES/1267(1999) sayılı kararda yer alan finan- sal yaptırımlar ağırlaştırdı. İlgi düzenlemeye göre Usame bin Laden'in, El- Kaide organizasyonunun ve Komite tarafından belirtilen bunlarla ilgili kişilere ve kurumlara ait, doğrudan ya da dolaylı olarak bu kişilerin kontrolünde olan para ve diğer finansal kaynakların derhal dondurulmasıyla ilgili olarak bütün devletler başka yaptırımlar da uygulayacaklardır.
Bu kararla Güvenlik Konseyi bu zamana kadarki Taliban'a yönelik olan bölgesel yaptırımları ya da Taliban tarafından kontrol altında tutulan Afganistan'ın topraklarına yönelik yaptırımların bölgesel karakterini ortadan kaldırmış, para ve finansal kaynaklara yönelik yaptırımları dünyanın her yerinde geçerli olmak üzere genişletmiştir. Bu nitelikte bir yaptırım kararı Güvenlik Konseyi tarihinde ilk defa gerçekleşmiştir.
Taliban rejimi Usame bin Laden'i teslim etmemesi ve hala teröre destek veriyor olması sebebiyle Güvenlik Konseyi yine Güvenlik Konseyi'nin S/RES/1333 (1999) sayılı kararındaki yaptırımlara ilişkin bir uluslararası barış tehdidi durumu tespiti yapmış ve BM Sözleşmesi'nin VII. bölümüne dayanarak yeni yaptırım kararları almıştır. Bu kararda özellikle Taliban'dan ülkesindeki terör kamplarını kapatması istenmiştir[79].
Güvenlik Konseyi'nin yeni olan ilk yaptırımı diğer yenilik ise Taliban'a karşı silah ambargosudur[80]. Kuzey ittifakı bu ambargodan istisna edilmiştir.
Konsey 1267-Komite'sini silah ambargosunun uygulanacağı bölgeyi tespit etmekle görevlendirdi. Bu kararın alınma sürecinde bazı üyelerce, bir bölgeye silah ambargosu uygulanıp, diğer bölgenin bundan muaf tutulmasının uygun olmayacağı yönünde görüş bildirmiştir1754.
Güvenlik Konseyi'nin bu kararla belirlediği "smart canctions" olarak nitelendirilen bu yaptırımlar, kapsamlı bir silah ambargosu kararı aldı. Silah satışı, silah sevkiyatı, her türlü donanma ve diğer savunma malzemelerinin, cephane ve teknik donanım malzemelerinin Taliban tarafından kontrol edilen bölgeye ya da ilgili kişilere satılması yasaklandı1755. Bütün devletlerin Taliban'la yaptığı anlaşmaları sona erdirmeleri ve bu anlaşmalar çerçevesinde askeri amaçlarla Taliban'ın kontrol bölgesinde bulunan kişileri derhal geri çekmelerini talep edildi1756. Taliban'la diplomatik ilişkide bulunan devletler Taliban temsilciliğindeki personeli azaltmaya ve bu kişilerin hareket serbes- tîsini kısıtlamaya davet edildiler1757.
Güvenlik Konseyi, Taliban'ın ve Ariana'nın1758 bütün bürolarını kapatma kararı verdi. Bu kararla uçuş yasağı genişletilmiş1759 ve insani yardım malzemelerinin havayoluyla taşınmasına, insani yardım organizasyonlarının Afganistan'da faaliyet göstermesine ve bu kişilerin ve faaliyetlerinin güvenliğinin sağlanması kapsamındaki faaliyetlere ise izin verilmişti[81] [82]. Taliban'ın uyuşturucu ticaretine engel olmak için Konsey Taliban tarafından kontrol edilen bölgeye "Asetik Asit Anhidrit[83]"ambargosu kararı aldı[84].
Konseyi'n, Usame bin Laden'le irtibatta olan kişi ve kurumları yaptırım kararının kapsamına alması önemli bir adımdı. Konsey 1267- Komite'sinin tespit ettiği belirli kişilerin para ve diğer mal varlıklarını don- durdu[85]. Bu yaptırımın hedefi açıkça El-Kaide organizasyonuydu. Güvenlik Konseyi'ndeki görüşmelerde açıkça teröristlerle ilgili herhangi bir kelime konuşulmamıştır[86]. Gerçi Güvenlik Konseyi'nin önceki uygulamalarında yaptırım uygulanacak kişilerin listesinin hazırlanması için yaptırım komitesi görevlendirmişti[87]. Ama bu defa konuya daha da detaylı olarak girmişti. Yaptırımın hedefi dünyanın her yerindeki terörle ilgili bütün kişilerdi. Bu kişilerin nerede yaşadıkları ve Afganistan'la ilgilerinin olup olmadığının, bu kararda önemi yoktu. Bunun anlamı 1267-Komite'sinin belirleme yetkisi pratik olarak sınırsızdı[88]. Burada önemle altının çizilmesi gereken husus, Güvenlik Konseyi'nin bu yeni yaptırımların birçok uluslararası sözleşmeye önceliğinin olması gerekliliğini talep etmesidir[89].
Taliban liderlerine karşı Konsey herhangi bir yeni yaptırım kararı vermemiştir. Ancak Güvenlik Konseyi bütün devletleri, Taliban yönetici kadrolarına ülkelerine giriş izni verilmemesi hususunda tedbir almaya çağırmıştır[90]. Ancak bu kararda yer alan "calls upon" ifadesindenKonseyi'n bu talebinin hukuken bağlayıcı olmadığı anlamı çıkmaktadır[91].
Yeni yaptırımların süresini Konsey bir yıl olarak belirlemiş[92] ve Tali- ban'ın kendisinden talep edilen hususların yerine getirmesi halinde Taliban hakkındaki bütün yaptırımların kaldırılacağını belirtilmiştir[93].Konseyi'n kendileri hakkında yaptırım kararı alınan kişilerden herhangi bir şey istememiştir. Bunun anlamı bu kişilerin haklarında uygulanan yaptırımların kaldırılması için yapabilecekleri bir şey yoktur.
Haziran 2001'de Güvenlik Konseyi bu kararda yaptırımların uygulanması için denetim ve gözetim mekanizması kurmuştur[94]. Bu mekanizma iki organdan oluşmaktaydı. Birisi New York'daki beş kişiye kadar varan uzmanlardan oluşacak olan denetim ve gözetim grubu („Monitoring Group"), diğeri Afganistan'ın komşu devletlerine yaptırım uygulamasında yardımcı olacak olan "Yaptırımların Uygulanmasını Destek Timi (Sanctions Enforcement Support Team)[95].
d) Güvenlik Konseyinin S/RES/1390 (2002) Sayılı Kararı
Güvenlik Konseyi 16.01.2002 tarihinde 1390(2002) sayılı kararla en sonunda Usame bin Laden'e, El-Kaide Organizasyonuna ve Taliban'a karşı kapsamlı yaptırımlar uygulama kararı almıştır. Bu kararın sonuna doğru da uluslararası terörizmin barış tehdidi oluşturduğu ifade edilmiştir[96].
Konsey bu kararla Afganistan hava yolları Ariana'nın artık Taliban'ın kontrolünden çıkması sebebiyle Ariana'ya yönelik olan bütün yaptırımları 15.01.2002 tarihinde S/RES/1388(2002) sayılı kararla kaldırdı[97]. Şüphesiz Afganistan hava yolları Ariana'nın hızlı bir şekilde yaptırımlar kapsamından çıkartılmasında en önemli sebep, bu yaptırımın insani yardımların ülkeye ulaşmasını zorlaştırması olmuştur[98].
Bundan kısa bir zaman sonra Güvenlik Konseyi 16.01.2002 tarihinde aldığı S/RES/1390 (2002) sayılı kararla Usame bin Laden'e, El-Kaide Organizasyonuna ve Taliban'a karşı kapsamlı yaptırımlar uygulama kararlaştırmıştır. Bu kararda ayrıca uluslararası terörizmin uluslararası barışı tehdit ettiği ifade edilmiştir[99].
Güvenlik Konseyi S/RES/1390(2002) sayılı kararla, genel olarak uluslararası terörist eylemlerin uluslararası barışı tehdit ettiği tespiti yapmıştır[100]. Konsey bu kararında herhangi bir somut olaya dayanmamış, herhangi bir devlet ya da kişi adına da yer vermemiştir[101].
Konsey Taliban ve terörist şüphesi taşıyan kişilere karşı uyguladığı fi- nansal yaptırımlarını bu kararında tekrarlamış ve daha önceki koyduğu[102] uçuş yasağını kaldırmıştır[103] [104] [105] [106]. Konsey bu kararlarında BM Sözleşmesi'nin VII. bölümünde kendine verilen yetkilere dayanmıştır.
Ancak Konsey bu kararında sadece önceden verdiği kararı tekrarlamakla kalmamış Taliban, El-Kaide ve onunla bağlantılı kişilere yönelik olarak seyahat yasağı ve silah ambargosunu koymuştur . Bütün devletlere 1267-Komite'sinin listesindeki kişilere ne geçiş ve ne de giriş yapma izini vermesi yasaklamıştır. Bu kişilere silah satışı yasaklanmıştır. Konsey, on iki ay sonra finans, silah ve seyahatle ilgili olarak koyduğu bu ambargoların yeniden gözden geçirileceğini ifade etmiştir[107]. Bazı hukukçular yaptırımların devam etmesi içinKonseyi'n yeniden karar almasına gerek olmadığını savunmuşlardır[108]. Konsey bu kararında yaptırımların uygulanması istenen kişilerden yaptırımların sona ermesi için herhangi bir talepte bulunmamış, sadece Taliban'ın bu zamana kadar kendisinden talep edilen hususları yerine getirmediğini üzüntüyle karşıladığını ifade etmiştir[109].
Güvenlik Konseyi yaptırımların uygulanmasını değerlendirebilmek amacıyla bütün devletlerden 1267-Komite'si tarafından istenen raporu sunmalarını talep etmiştir[110]. İsviçre S/RES/1390 (2002) sayılı kararın uygulaması çerçevesinde bir rapor sunmuştur. Bu raporda İsviçre, Mayıs 2002 sonu itibariyle 34 milyon İsviçre Frankı'nı dondurduğunu ifade etmiştir[111]. İsviçre ayrıca kendi devletinin çıkarları veya gerekli olan bazı durumlarda seyahat yasağı ve finansal yaptırımlarla ilgili istisnalar yaptığını da ayrıca ifade etmiştir[112]. İsviçre'nin bu açık itirafına rağmen ne Güvenlik Konseyi ve ne de 1267-Komitesi bu konuda bir değerlendirme yapmamıştır[113].
Denetleme ve Gözetleme Grubu birçok devletin dondurduğu kaynakların ulusal mahkemelerde verilen karara dayanarak tekrar serbest bırakıldığını ifade etmiştir[114]. 1267-Komite'si bu uygulamalarla ilgili olarak herhangi bir şey yapmamıştır. Neden bazı kişilere bu yaptırımların uygulandığı çoğu devlet tarafından bilinmemektedir[115]. Güvenlik Konseyi tarafından oluşturulan araştırma komisyonu devletlerin bu yaptırımlarla alakalı tereddütlerini ifade etmiştir[116].
e) Güvenlik Konseyinin Diğer Kararları (1452, 1455, 1526 ve 1617)
Güvenlik Konseyi'nin bireylere uyguladığı finansal yaptırımlar, bu kişilerin normal hayatlarını sürdürmelerine, ev giderleri, sağlık giderleri gibi normal hayatın akışına engel olacak şekilde bir sonuç doğurduğundan dolayı eleştirilmiştir. Güvenlik Konseyi de bu eleştirileri nazara almış 20.12.2002 tarihinde aldığı S/RES/1452 (2002) sayılı kararla bu alandaki yaptırımları yeniden düzenlemiştir. Bu karara göre devletlerin bu kişilerin gündelik hayatları için, gıda maddeleri, kira ya da sağlık giderleri için gereken paraları bu kişilere ödemesi bu yaptırım kapsamından çıkartılmıştır. 1267-Komite'si 48 saat içinde devletlerin bu uygulamalarına itiraz hakkına sahiptir[117]. Bunların haricinde olağanüstü harcamalara ilişkin olarak 1267-Komitesinin izni gerekmektedir[118]. Bu kararla Güvenlik Konseyi uygulayıcı devletler için bu yaptırımı kabul edilebilir bir hale getirmiştir[119]
Güvenlik Konseyi daha sonra aldığı 17 Ocak 2003 tarihinde aldığı S/RES/1455 (2003) sayılı kararla çeşitli önlemlerle yaptırımların uygulamasını kolaylaştırmak istemiştir. Bu yeni karara göre 1267-Komitesi aktüelleştirilmiş listeyle en azından üç ayda bir bütün üye devletlerle iletişime geçmelidir[120]. Genel Sekreter Konseyden yaptırımların belirli bir süre daha denetlenmesi için beş kişilik bir uzman grup oluşturmasını istemiştir[121]. Bu uzman grubun görevleri arasında bütün üye devletlerin yaptırımların uygulanmasıyla ilgili hazırlayacakları rapor için yönerge[122] hazırlanması da bulunmaktaydı[123].
Denetleme Grubu devletlerin hazırlayacakları raporların bulunması gereken önemli bilgileri içerecek şekilde yazılmasını sağlayacak soru kata- loğu hazırlamıştır. Diğer hususların yanında özellikle Denetleme Grubu devletlerden listelerin çalışılmasında ortaya çıkan problemleri ve bu kişiler tarafından ulusal hukukta açılan davalar hakkında bilgilendirilmek istemekteydi. Bu zamana kadar sadece 140 devlet genellikle de gecikerek rapor sunmuştur[124] [125] [126] [127].
Birçok devlet listedeki bilgilerin eksikliğinden yakınmıştır. Listede isim bilgilerinin haricinde ek hiçbir bilgi bulunmazken, verilen isimlerde de eksik verilmiştir. Liechtenstein kimlik bilgileri açıkça belirtilmediği için bu kişilerin paralarını dondurmayı reddetmiştir. Örneğin bir tüzel kişiliğin ismi yanlış yazılmışsa bu kişinin hesabı dondurulmamaktadır . . Portekiz raporun
da bir olaydan bahsetmektedir 50 aynı isim bir finans enstitüsünde bilgi bankasında 1267-Komitesinin listesindeki kişilerin isimlerin titiz hazırlanmadığını ifade etmiştir1805.
Bazı devletlerde yaptırım sonucu mal varlığı dondurulan kişiler, bu uygulama işlemlerine karşı dava açmıştır. Bu davaların hiçbirinde kişiler Güvenlik Konseyi'nin kararlarını hedef almamıştır[128]. Avrupa Birliği ve bazı Avrupa Devletleri Güvenlik Konseyi'nde bu uygulamaya ilişkin bazı hukuki tereddütlerini dile getirmişlerdir[129] [130]. Çek Cumhuriyeti ise, 1267-Komite listesine alınmasına karşı bir kişi hukuk yoluna başvurduğunda teorik olarak hangi sorunlarla karşılaşılacağı hususunda çalışmalar yapmak üzere bir ko- mısyon kurmuştur .
Güvenlik Konseyi S/RES/1455 (2003) sayılı karardan bir yıl sonra yaptırım rejimini tekrar düzeltmek için 30.01.2004'te yeni bir karar aldı. S/RES/1526 (2004) sayılı bu yeni kararda Taliban'a ve terör şüphelilerine uygulanan yaptırımlar tekrar edilmiştir[131]. Konsey BM Genel Sekreterine Yaptırımları Denetleme Timini ("Monitoring Team") analitik olarak destekleyecek yeni bir Tim oluşturulması görevini verdi[132]. Bu Yaptırımları Denetleme Timinin görevini Denetleme Grubu üstlendi[133]. Güvenlik Konseyi bu kararında ilk defa uygulayıcı devletleri, haklarındaki tedbirler konusunda ilgili şahısları bilgilendirmeye ve 1267-Komitesinin kurallarına yönelik uyarmaya davet etmiştir[134].
Monitoring Team, Güvenlik Konseyi'ne sunduğu ikinci raporunda 1267-Komitesinin listesinde yer alan kişilerden kendilerine uygulanan yaptırımlara karşı ulusal hukuk yoluna başvurmuş olanlardan 13 olaya yer vermiştir[135].
Güvenlik Konseyi 29.07.2005 tarihinde yeni bir karar almıştır. S/RES/1617 (2005) sayılı bu kararda Konsey mevcut kararlarındaki yaptırımları tekrarladıktan sonra, yaptırımların kapsamındaki kişileri daha detaylı olarak tanımlamıştır[136]. Bu karardaKonseyi'n tanımlamasındaki soyutluğa bakılırsa,Konseyi'n bu kararla yaptırım uygulanmasını istediği kişilerin çerçevesini daha da genişletmek istediği anlaşılmaktadır[137]. Bu kararda Konsey bütün devletlerden, 1267-Komitesine bildirilen kişilerin, bu kişilerin ya da grubun neden listeye alınması gerektiğine ilişkin bilgilerle birlikte 1267- Komitesine sunulmasını istemiştir[138]. Monitoring Teams'in görev süresi 17 ay daha bu kararla uzatılmış ve görevi yeniden tanımlanmıştır[139].
4. Güvenlik Konseyinin Afganistan'la İlgili Olarak Kurduğu Komiteler
Güvenlik Konseyi'nin Taliban yönetimine yönelmiş taleplerinde terörizmle ilgili istekleri sürekli ön planda yer almıştır. Afganistan olayı öteden beri terörizmle bağlantılı olarak değerlendirilmiştir. Güvenlik Konseyi aldığı kararlar ve bu kararların uygulanması konusunda terörizmle daha da etkin mücadele edebilmek amacıyla komiteler kurmuştur.
Terörizmle mücadele kompleks bir konu olduğundan ve detaylı bilgi ve uzmanlık istediğinden kurulan komiteler çalışmalarında uzman kişiler ya da organlarca desteklenmektedir. 1267-Komitesini destekleyen uzman gruplar, silah ambargosu, seyahat yasağı, terörizmle mücadele ve terörizmin finanse edilmesi konularında uzmanlardan oluşmaktadır. CTC ise, kanun yapma, terörizmin finansmanı, gümrük, güç, iltica, sınır dışı edilmesi ve gümrüklerin kontrol edilmesi gibi konularda uzman olan kişilerce oluşturulan gruplardan çalışmalarında destek almaktadır.
Her ne kadar 1267 sayılı kararla kurulan Komite ve CTC her ikisi de terörizmle mücadele hedefi hususunda birleşiyor olsalar da, her iki komitenin faaliyet alanları farklıdır. Ancak birbirlerini tamamlamaktadırlar. Güvenlik Konseyi tarafından kurulan her iki organ da terörizmle mücadele yaptırımlarının uygulanmasını gözetlemekle birlikte farklı yaklaşımlara sahiptirler.
15 Ekim 1999 tarihinde 1267 sayılı kararla Taliban tarafından kontrol edilen Afganistan'a Usame bin Laden'i ve El-Kaide'yi koruduğundan dolayı yaptırımlar uygulama kararı alındı. Bu yaptırımlar S/RES/1333(2000), S/RES/1390(2002) ve S/RES/1455(2003) sayılı kararlarla değiştirilmiş ve güçlendirilmiştir.
2002 yılından bu yana da bu yaptırımlar artık sadece Afganistan topraklarıyla sınırlı değildir.
1267 Komitesi Taliban, Usame bin Laden, El-Kaide üyelerine ve bunlarla işbirliği ve ilişki halinde olan gruplara, bireylere, firmalara karşı alınan yaptırım kararlarını takip etmektedir. Bu kişiler konsolide edilmiş bir listede yer almaktadır. Bütün devletlerden bu kişi ve kurumlara karış bulundukları yer ayrımı yapmaksızın şu yaptırımları uygulamaları istenmektedir: Malvar- lıkları dondurulacak, her bir devlet bu kişilerin kendi ülkesine giriş çıkış ya da geçiş yasağı uygulayacaktır. Ayrıca silah ve askeri donanımların doğrudan ya da dolaylı olarak satış ve/veya nakliyesinin sağlanmasına engel olunacaktır.
S/RES/1455 (2003) sayılı karar gereğince devletlerden istenen uygulama raporlarına istinaden 1267-Komitesi devletlerden yaptırımların uygulanması hususundaki bütün adımlar hakkında bilgi almaktadır. Bu bilgilere bu kişilerin ya da kurumların dondurulan malvarlıklarının listesi de dâhil edilecektir.
1267-Komite'sinin başkanı Güvenlik Konseyi'ne sözlü rapor sunmaktadır. Bu raporda bütün devletlerin sundukları raporlarda ne gibi ilerleme kaydettiklerine dair özet bilgi bulunacaktır.
1267- Komite'sinin yetkisi çok geniştir[140]. Komite bazı konularda Güvenlik Konseyi'ne sormadan karar verebilmektedir. Tabii ki bu hususta bütün Güvenlik Konseyi üyelerinin bu Komitede görevli olduğunu belirtmek gerekir[141].
Güvenlik Konseyi 1267-Komitesini yaptırımların uygulanmasını kolaylaştıracak düzenlemeler yapması hususunda görevlendirmiştir[142]. Güvenlik Konseyi'nin uygulamalarındaki bireylere uygulanan yaptırımlar ile Taliban, el- Kaide ve bağlantılı kişilere karşı uygulanan yaptırımlar arasında fark vardır.
Burada yaptırımların uygulandığı kişiler ile bu yaptırımların dayandığı uluslararası barış tehdidi arasında net bir bağlantı bulunmamaktadır. Çoğu zaman 1267-Komitesi'nin belirli bir kişiyi hangi sebeple listeye aldığı anlaşı- lamamaktadır[143]. Komite de bu sebeple kendi davranışlarının esaslarını belirlemek üzere kurallar koymuştur[144]. Bir ismin listeye alınması yetkisi tamamıyla komiteye ait olduğu bu kurallar içerisinde belirtilmiştir. Eğer Komite "önemli bilgi"ye ulaşırsa listenin genişletilmesi kararı verebilir[145]. Listeye ilave edilecek kişilerin bilgileri ilgili devletlerden, (yani kural olarak ABD'den „designating states") gelmektedir[146]. Bu bilgiler çoğu zaman güvenilir nitelikte olmamaktadır[147].
Karar için bütün üyelerin oyu gerekmektedir. Eğer bir konuda uyuşma olmazsa, konu Güvenlik Konseyi'ne sunulacaktır[148]. Kararlar sirkülâsyon yöntemiyle yazılı olarak verilebilir. Eğer üyelerden birisi belirli bir süre içinde itiraz etmezse, karar verilmiş sayılır[149]. Bunun anlamı her komite üyesinin bir ismin listeye alınmasıyla ilgili olarak veto hakkının olmasıdır. Bu da fiilen politik bir kontrol sağlamaktadır[150].
Bu düzenlemelerdeki en önemli nokta listedeki kişilerin listeden çıkartılması ("Delisting") prosedürüdür. Listeden çıkartılma usulüne göre listeden çıkartılmadan sorumlu olan devletçe ilgili kişinin haberdar edilir[151]. Listeden çıkartılma müracaatını bu kişinin vatandaşı olduğu ya da ikamet ettiği devlet yapacaktır. Burada devlet başvurusu söz konusudur. Yani listedeki kişilerin kaderi ikamet ettiği ya da vatandaşı olduğu devletin iyi niyetine "goodwill" bırakılmıştır[152].
Listede yer alan kişi önce ikamet devletini ya da uyruğu olduğu devleti kendi olayı için harekete geçirmelidir[153]. Böyle bir başvuru olduğunda ilgili hükümet bu kişinin listeye alınmasını isteyen devletle konuyu görüşecek- tir[154]. Eğer kendisine başvurulan hükümet olayı inceledikten sonra listeden çıkarma prosedürüne devam etmek istiyorsa, 1267-Komitesi'ne ilgili kişinin listeden çıkarılması için başvurur[155]. Komite yine sirkülasyon yöntemiyle karar verir. Burada da uyuşma zorunluluğu vardır[156]. Yani Komite üyelerinin arasında bu kişinin listeden çıkartılması için oy birliği aranacaktır. Komitenin her üyesi bu kişinin listeden çıkartılmasına engel olabilecektir.
Yaptırımlar ve listeden çıkartılma prosedürü sebebiyle birçok insan hakkı ihlali söz konusu olabilir. Bireylerin herhangi bir somut delil olmadan ekonomik hayatı belirsiz bir zaman çalınabilir[157]. Bu kişilerin isimlerinin bu listeden çıkartılması için, suçsuz olduklarını ispatlamaları gerekmektedir. Bu ispat yükünün terse dönmesi anlamına gelmektedir[158]. Listeden çıkartılma usulü ilgili kişi için gerçek bir hukuki koruma mekanizması yoktur. Koruma mekanizmasının çalıştırılmasına bu kişilerin bir etkisi olamamaktadır. Suçsuz olduklarını ispat etmek zorunda oldukları bir usulde bu kişiler taraf değildirler[159]. Bir kişinin hakkında listeden çıkartılma kararının verilmesi hukuki olmaktan ziyade politik karakterdedir[160].
Kara liste bireylerin haklarına yönelik icra edilebilir karakterde bir mekanizmadır. Bu idari karakterdeki işlem herhangi bir hukuki kontrole tabi değildir. Bu kişiler kendilerinin ne ile suçlandıklarını bilmemektedirler. Dolayısıyla da kendilerini neye göre savunacaklarını da bilemeyeceklerdir.
BM listeden çıkartılan kişilere karşı herhangi bir tazminat ödememektedir. Hatta baştan itibaren kişi karıştırması sebebiyle bu kişiye yaptırım uygulanması hallerine dahi tazminat ödenmemektedir[161]. Bu tavrı BM daha önceden de göstermişti[162]. Bu yaptırımdan mağdur olan kişiyi koruyacak herhangi bir hukuksal temel yoktur.
Düzeltilen "Listeden Çıkartılma Usulü"nde de çoğu devletler liste için isim verme hususunda çok çekimser davranmaktalar. Çünkü bu konuda hukuk devleti ilkesine uygun davranıldığına dair tereddütlere sahipler[163]. Sadece 11 Eylül 2001 olayından sonra devletler komiteye isim verme hususunda müsamahakâr davranmışlardır[164]. Terör şüphelileri hakkındaki Güvenlik Konseyi'nin yaptırımlarına yönelik olarak hukuk devleti ilkesinden kaynaklanan tereddütler ortadan kaldırılamamıştır. Özellikle listeden çıkarma yöntemini uygulamak istemeyen devletlerde bu konunun mağduru olan bireyler yaptırımlara karşı her türlü korumadan mahrum kalmaktadırlar.
Bunun yanında bir diğer hakkında emin olunamayan husus da terör şüphelilerine uygulanan finansal yaptırımların ne derece etkin olduğudur[165]. Olaylar çok az bir finansal harcamayla terör eylemleri yapılabildiğini göstermiştir[166].
Olaylar çok az bir finansal harcamayla terör eylemleri yapılabildiğini göstermiştir[167].
b) Terörizmle Mücadele Komitesi (CTC)
11 Eylül 2001 saldırısını kınayan S/RES/1368(2001)[168] sayılı karardan sonra S/RES/1373(2001)[169] sayılı kararla bütün devletler terörizme karşı mücadele kapsamında bazı tedbirler almaya davet edilmiştir. Devletler bu konuda gerekli hukuki düzenlemeler yapacaklar ve gerekli idari yapıları kuracaklardır. Bu kararla ayrıca bütün devletlerden terörist eylemlere engel olmak ve bunlara karşı savaşmak için işbirliği yapmaları da istenmiştir. Ayrıcı S/RES/1373(2001) sayılı kararın uygulanması için, Terörizmle Mücadele Komitesi (CTC) de kurulmuştur.
CTC bir yaptırım Komitesi değildir. Bu komite sadece S/RES/1373(2001) sayılı kararın uygulanmasını gözlemlemektedir. Bu komitenin önünde ne terörist örgütlerin listesi ve ne de teröristlerin listesi bulunmamaktadır. S/RES/1456 (2006) sayılı kararda S/RES/1373(2001) sayılı kararın nasıl uygulanacağına dair bir de ek bulunmaktadır.
CTC, S/RES/1373(2002) sayılı kararın bütün devletlerde uygulanmasını takip eder ve devletlerin terörizmle mücadelede kabiliyetinin gelişmesi için çalışmalar yapar. Komite S/RES/1373(2002) sayılı kararın ülkelerinde uygulanması sırasında ortaya çıkan zorlukları ortadan kaldırıcı yardımcı araçlara bu devletlerin ulaşmasını sağlar.
S/RES/1373(2002) sayılı karara göre bütün devletlerin CTC'ye, kararın uygulanmasındaki aşamaları gösteren raporu sunmaları gerekmektedir. Bu raporların ne zaman sunulacağını CTC belirlemektedir.
Bu sunulan raporlardan hareketle CTC yaptırımların uygulanması sırasında devletlerin ne gibi zorlukları bulunduğuna dair tespitler yapar ve bu devletlere ikili ya da çok taraflı uluslararası ilişkiler temelinde ya da uluslararası örgütler temelinde yardımcı olacak araçlar sunar.
CTC'nin başkanı da üç ayda bir çalışmaları hakkında BM üyelerini bilgilendirmek üzere rapor sunar.
El-Takva, diğer yerlerin yanında Bahama ve İsviçre (Lugano) 'da faaliyet gösteren bir finans kurumudur. Bu kurum ABD tarafından terörizmi finanse ettiği için şüpheli bulunmaktadır. 11 Eylül 2001 saldırısından sonra ABD El-Takva ile irtibatı olan bazı kişileri listesine aldı[170]. İki sorumlu müdür (Youssef Nada ve Ali Ghaleb Himmat)'ün yanında hem OFAC ve hem de 1267-Komitesi Mohammed ve Zeinab Mansour'u listesine aldılar. İki yaşlı İsviçreli çift olan Mansour'ların bu listeye dâhil olmaların sebebi önceden bu kurumda yönetim kurulunda olmalarıydı[171]. İsviçre makamlarının bildirdiğine göre bu kişileri uluslararası terörizmle ilişkilendirilebilecek herhangi bir delil bulunmamaktadır[172].
İsviçre Federal Savcısı Eylül 2001 'de Yusuf Nada ve Ali Galip Him- met'e karşı ceza davası açtı. Bu her iki kişi de İtalya'nın Campione yerleşim bölgesinde yaşamaktaydılar. Bu her iki kişiye karşı ne için dava açıldığı bunlara karşı neyin iddia edildiği tamamıyla açık değildi. Nisan 2005'te Federal Ceza Mahkemesi davanın yavaş yürümesinden dolayı soruşturmayı yürütenleri uyarmış ve 2005 Mayıs ayının sonunda soruşturmayı durdurmalarını ya da davayı mahkemeye sevk etmelerini talep etmiştir[173]. Bu sürenin geçmesinden sonra federal savcı delil yokluğu sebebiyle davayı sona erdirmiş ve bu dava sebebiyle bloke edilen hesapların blokesini kaldırmıştır[174]. Ancak paralar blokeli olarak kalmaya devem etmiştir. Çünkü Güvenlik Konseyi'nin yaptırımları devam etmektedir.
Nada, Himmat ve Mansour'lar 1267-Komitesinin listesinde bulunmaya devam etmektedir. Mansour'larla ilgili olarak İsviçre makamları bir şekilde bu kişilerin isimlerinin listeden çıkartılması için çalıştı. Ancak böyle bir neticeye ulaşamadı. Bu da gösteriyor ki, devletin makamlarınca yaptırıma tabi olan kişilerin ibra edilmelerine rağmen, bu kişiler uluslararası bu listelerden silinmemektedir. Bu da konun hukuk devleti ilkesiyle bağdaştırılama- yacak bir mesele olduğunu ortaya koymaktadır.
6. Kararlarının Değerlendirilmesi
Afganistan olayında Taliban ve ilişkide olan kişiler ile El-Kaide ve ilişkili kişilere uygulanan BM Güvenlik Konseyi yaptırımları bireylere karşı alınan yaptırımlar için de önemli örnek teşkil edecek niteliktedir. İlgili karar metni 1267-Komite'sine çok açık bir şekilde sınırsız bir şekilde ilgili kişilerin yaptırım listesine dâhil etme ve çıkarma ile ilgili yetki vermiştir. Terör şüphelileri ya da onların yardımcıları dünyanın her yerinde Güvenlik Konseyi'nin hedefi olabilecektir. Listenin hazırlanmasına esas teşkil edecek maddi vakaların açıkça kararda belirtilmemesi sebebiyle ve listede sürekli yeni isimlerin yer alması sebebiyle kararı uygulayan devletlerde ve bankalar gibi şirketlerde ciddi tereddütlere yol açmıştır. Güvenlik Konseyi bu zamana kadar konuyla ilgili olarak ileri sürülen hukuk devleti ilkesinin riayetsizliği itirazını ortadan kaldıracak çözüm üretebilmiş değildir. Listeden çıkarılmanın usulünü düzenleyen yöntem bireylere tam bir hukuk koruması sağlamamaktadır. Bunun yanındaKonseyi'n yaptırımların icrası sırasında insani gerekçelerin nazara alınması gerektiğine dair kabulü olumlu bir adım olarak nitelendirilebilir. Yaptırım kararlarının alınmasından beş yıl sonraKonseyi'n listeye alınması istenen devletten bunun sebepleri konusunda bilgi istenmesinin gerekliliğini dile getirmesini kabul etti. Yaptırım rejiminin uluslararası barış ve güvenliğin tehdidini azalttığına dair uluslararası toplumda tereddütler bulunmaktadır[175].
Afganistan olayında Güvenlik Konseyi'nin barış tehdidi tespiti yaparken aşağıdaki hususlara dayandığı görülmektedir.
- Acil İnsani Yardım Durumu/ Sivil halkın acıları[176]
- İç Savaş[177],
- İltica[178],
- Uyuşturucu ticareti/ Uluslararası terörizmin desteklenmesi[179]
- Önceden verilen kararların ihlal edilmesi[180].
[1] Kurian 2002, Band I s. 1 vd.; Nohlen , Dieter (Hrsg.): Lexikon Dritte Welt, Hamburg 2000, s. 18 vd.; Eintrag ,Afghanistan" im CIA World Factbook, <http://www.cia.gov/cia/publications/factbook/geos/af.html>, (12.08.2010)
[2] Suudi Arabistan bu tarihten itibaren Usame bin Laden’i vatandaşlıktan çıkarmıştır. „Osama bin Laden - ein radikaler Islamist", NZZ, 19 Ağustos 1998.
[3] Suudi Arabistan bu tarihten itibaren Usame bin Laden’i vatandaşlıktan çıkarmıştır. „Osama bin Laden - ein radikaler Islamist", NZZ, 19 Ağustos 1998.
[4] Taliban diplomatik olarak tanınmadı. „Die Taliban fordern diplomatische Anerkennung", NZZ, 15 Ağustos 1998.
[5] Terrorstaat Afghanistan?", NZZ, 22 Ağustos 1988.
[6] Daha 1996 ‘da Güvenlik Konseyi Afganistan’daki kriz terörizme müsait bir zemin sağlamakta oluşu sebebiyle endişelerini dile getirmişti. S/RES/1076 (1996) - 5.para. Bkz. yine aynı şekilde S/RES/1193 (1998) - 15.para.
[7] Bkz. Güvenlik Konseyi Başkanının 24.01.1994 (S/PRST/1994/4), 3.03.1994 (S/PRST/1994/12), 01.08.1994 (S/PRST/1994/43), 30.11.1994 (S/PRST/1994/77), 15.02.1996 (S/PRST/1996/6) ve 28.09.1996 (S/PRST/1996/40) tarihli açıklamaları.
[8] UN-Doc. S/RES/1076 (1996) -5.pr.para: “expressing concern over the continuation and recent intensification of the military confrontation in Afghanistan which have caused civilian casualties and an increase in refugees and displaced persons, and which seriously endanger the stability and peaceful development of the region. "
[9] UN-Doc. S/RES/1076 (1996)-6.pr.para: “Deeply concerned about the discrimination against women and other abuses of human rights in Afghanistan,.."; aynı şekilde UN-Doc. S/RES/1333 (2000)- 12.pr.para: şu ifadelerler: „Reiterating its deep concern over the continuing violations of international humanitarian law and of human rights, particularly discrimination against women and girls, and over the significant rise in the illicit production of opium,...".
[10] A/52/682-S/1997/894.
[13] BM Genel Sekreteri 19.06.1998 (S/1998/532) tarihli raporunda Afganistan’ın „typical failed-state symptoms" durumunda olduğunu belirtmeştir.
[14] Bu açıklamadaki ifadeler Güvnelik Konseyinin daha sonraki birçok açıklamasında da yer almıştır.
[15] „The Security Council reiterates its grave concern at the continued military confrontation in Afghanistan, which has caused human suffering and material destruction, which threatens to lead to the disintegration of the country and which represents a growing threat to regional and international peace and security".
[16] S/PRST/1998/9 „its grave concern at the continued Afghan war, which is a serious threat to regional and international security, and causes extensive suffering, further destruction, refugee flows and other forcible displacement of large numbers of people” Bu açıklama aynı ifadelerle 14.07.1998 (S/PRST/1998/22) tarihli Konsey Başkanı açıklamasında tekrar edilmiştir.
[17] Schaefer, s. 195.
[18] S/PRST/1998/24. Açıklamanın ilk paragrafında şu şekilde ifade kullanılmıştır: “„The Security Council expresses its grave concern at the new sharp escalation of the military confrontation in Afghanistan, which is a growing threat to regional and international peace and security, and demands an urgent and unconditional ceasefire leading to a final end to the hostilities. "
[19] Görüşmeler sırasında Pakistan temsilcisi ülkesinde 1,5 milyon göçmen bulunduğunu ifade etmiştir. SC/6626, s. 22.
[20] Schaefer,s. 196
[21] Görüşmeler sırasında Pakistan temsilcisi ülkesinde 1,5 milyon göçmen bulunduğunu ifade etmiştir. SC/6626, s. 22.
[22] S/PRST/1998/27
[23] İran hükümeti diplomatlarının öldürülmesine reaksiyon olarak Eylül 1998 sonu ve Ekim 1998’in başında Afganistan sınırında 200.000 askerinin katılımıyla askeri manevra düzenlemişti
[24] Schaefer, s. 197
[25] Terrorstaat Afghanistan?", NZZ, 22 Ağustos 1988.
[26] Daha 1996 ‘da Güvenlik Konseyi Afganistan’daki kriz terörizme müsait bir zemin sağlamakta oluşu sebebiyle endişelerini dile getirmişti. S/RES/1076 (1996) - 5.para. Bkz. Yine aynı şekilde S/RES/1193 (1988) - 15.para.
[27] Schaefer, s. 198.
[28] “US-Angriff auf Ziele in Afghanistan “ im Sudan", NZZ, 21 Ağustos 1988.
[29] UN-Doc. S/RES/1189 (1998).
[30] UN-Doc. S/RES/1214 (1998) - 13, 15.para.
[31] UN-Doc.S/RES/1214 (1998)-13.pr.para.: “Deeply disturbed by the continuing use of Afghan territory, especially areas controlled by the Taliban, for sheltering and training of terrorists and the planning of terrorist acts, and reiterating that the suppression of international terrorism is essential for the maintenance of international peace and security ".
[32] Schaefer, s. 198.
[33] UN-Doc.S/RES/1214 (1998)-13.op.para: “demands also that the Taliban stop providing sanctuary and training for international terrorists and their organizations, and that all Afghan factions cooperate with efforts to bring indicted terrorists to justice ".
[34] Schaefer, s. 198
[35] UN.Dok. S/RES/1267 (1999)
[36] UN.Doc. S/RES/1267(15.10.1999) -8.pr. para.: “determining that the failure of the Taliban authorities to respond to the demands in paragraph 13 of resolution 1214 (1998) constitutes a threat to international peace and security ".
[37] Schaefer, s. 200.
[38] “US-Angriff auf Ziele in Afghanistan “ im Sudan", NZZ, 21Ağustos 1988.
[39] UN-Doc. S/RES/1189 (1998).
[40] UN-Doc. S/RES/1214 (1998) - para.13, 15.
[41] UN-Doc. S/RES/1368 (2001) - 3.para.
[42] „Evidence on bin Laden, Pressure From Bush and the Grim Task", New York Times, 5. Ekim 2001; „A1-Kaida hat die Attacken ausgeführt' - Londons Dokument zu bin Ladins Schuld", NZZ, 6. Ekim 2001.
[43] UN-Doc. S/RES/1373 (2001) -2/b.para.
[44] Afganistan’a karşı kuvvet kullanılmasına ilişkin hukuksal bir analiz için bkz. Byers, Michael: Terrorism, the Use of Force and International Law After 11 September, ICLQ 51 (2002), s. 401 vd.
[45] „Operation Enduring Freedom".
[46] Agreement on Provisional Arrangements in Afghanistan Pending the Re-Establishment of Permanent Government Institutions, 5. Aralık 2001, S/2001/1154; yine bkz. „Abschluss der Bonner Afghanistan-Konferenz", NZZ, 06. Aralık 2001.
[47] International Assistance Security Force (İSAF).
[48] UN-Doc. S/RES/1386 (2001).
[49] Güvenlik Konseyi İSAF’a açıkca „Operation Enduring Freedom Coalition" ile işbirliği içinde çalışmayı talep etmiştir, S/RES/1510 (2003) - 2.para.
[50] Güvenlik Konseyi İSAF’a açıkca „Operation Enduring Freedom Coalition" ile işbirliği içinde çalışmayı talep etmiştir, S/RES/1510 (2003) - 2.para.
[51] „Reaffirming further that acts of international terrorism constitute a threat to international peace and security ".
[53] UN-Doc. S/RES/1193 (1998)-4.pr.para: “Expressing its grave concern at the continued Afghan con- flict which has recently sharply escalated due to the Taliban forces' offensive in the northern parts of the country, causing a serious and grooving threat to regional and international peace and security, as well as extensive human suffering, further destruction, refugee flows and other forcible displacement of large number of people,..."; aynı şekilde UN-Doc. S/RES/1214 (1998).
1726 UN-Doc. S/RES/1193 (1998)-5.pr.para: Concerned also by the increasingly ethnic nature of the conflict, by reports of ethnic and religious-based persecution, particularly against the Shiites, and by the threat this poses to the unity of the Afghan State,..."; aynı yönde UN-Doc. S/RES/1214 (1998).
[54] UN-Doc. S/RES/1193 (1998)-11 .pr.para: “..Deeply disturbed by the deteriorating security conditions for United Nations and other international and humanitarian personnel,...".
[55] UN-Doc. S/RES/1193 (1998)-10.pr.para: “Expressing its grave concern at the capture by the Taliban of the Consulate-General of the Islamic Republic of Iran in Mazar-e-Sharif and at the fate of the personnel of the Consulate-General and of other Iranian nationals missing in Afghanistan,...".
[56] UN-Doc. S/RES/1193 (1998)-13.pr.para: “..Remaining deeply concerned at the continuing discrimination against girls and women and at other violations of human rights and of international humanitarian law in Afghanistan,..."; aynı şekilde UN-Doc. S/RES/1214 (1998) ve UN-Doc. S/RES/1267 (1999).
[57] UN-Doc. S/RES/1193 (1998)-6.op.para: “..Condemns the attacks on the United Nations personnel in the Taliban-held territories of Afghanistan, including the killing of the two Afghan staff-members of the World Food Programs and of the United Nations High Commissioner for Refugees in Jalalabad, and of the Military Adviser to the United Nations Special Mission to Afghanistan in Kabul,...".
[58] UN-Doc. S/RES/1193 (28. 1998)-8.op.para: “..Condemns also the capture of the Consulate-General of the Islamic Republic of Iran in Mazar-e-Sharif,..."; aynı şekilde UN-Doc. S/RES/1214 (1998).
[59] „Nur Teilerfolg der Raketeneinsâtze der USA", NZZ, 24 Ağustos 1988.
[60] „U.S. Presses Security Council for Sanctions Against the Taliban", New York Times, 07. Ekim 1999.
[61] UN. Dok. S/RES/1267 (1999)
[62] UN-Doc. S/RES/1267 (15. Ekim 1999)-8.pr.para:Determining that the failure of the Taliban authorities to respond to the demands in paragraph 13 of resolution 1214 (1998) constitutes a threat to international peace and security,
[63] UN-Doc. S/RES/1267 (1999)-1 .op.para: Insists that the Afghan faction known as the Taliban, which also calls itself the Islamic Emirate of Afghanistan, comply promptly with its previous resolutions and in particular cease the provision of sanctuary and training for international terrorists and their organizations, take appropriate effective measures to ensure that the territory under its control is not used for terrorist installations and camps, or for the preparation or organization of terrorist acts against other States or their citizens, and cooperate with efforts to bring indicted terrorists to justice;
[64] “Saudi is Indicted in Bomb Attacks on U.S. Embassies", New York Times, 5. Kasım 1998.
[65] UN-Doc. S/RES/1267 (1999)-4/b.op.para: “Freeze funds and other financial resources, including funds derived or generated from property owned or controlled directly or indirectly by the Taliban, or by any undertaking owned or controlled by the Taliban, as designated by the Committee established by paragraph 6 below, and ensure that neither they nor any other funds or financial resources so designated are made available, by their nationals or by any persons within their territory, to or for the benefit of the Taliban or any undertaking owned or controlled, directly or indirectly, by the Taliban, except as may be authorized by the Committee on a case-by-case basis on the grounds of humanitarian need;”
[66] UN-Doc. S/RES/1267 (1999) - 4/a.para. Bu zaman zarfında Afgan Hava Yolları sadece Birleşik Arap Emirliklerine uçmaktaydı.
[67] UN-Doc. S/RES/1267 (1999) - para.6.
[68] UN-Doc. S/RES/1267 (1999) -6/e.op.para: “To designate the aircraft and funds or other financial resources referred to in paragraph 4 above in order to facilitate the implementation of the measures imposed by that paragraph;”
[69] UN-Doc. S/RES/1267 (1999) -8.op.para: “Calls upon States to bring proceedings against persons and entities within their jurisdiction that violate the measures imposed by paragraph 4 above and to impose appropriate penalties;”
[70] UN-Doc. S/RES/1267 (1999) -10.op.para: “Requests all States to report to the Committee established by paragraph 6 above within 30 days of the coming into force of the measures imposed by paragraph 4 above on the steps they have taken with a view to effectively implementing paragraph 4 above;”
[71] UN-Doc. S/RES/1267 (1999)-14.op.para: “Decides to terminate the measures imposed by paragraph 4 above once the Secretary-General reports to the Security Council that the Taliban has fulfilled the obligation set out in paragraph 2 above;”
[73] “Die Taliban lehnen die Auslieferung bin Ladens ab", NZZ, 18 Ekim 1999.
1746 „Proteste in Afghanistan gegen Uno-Sanktionen", NZZ, 15 Kasım 1999; „Flights of Frustration", Washington Post, 6. Aralık 1999.
[74] Malezya Devlet Başkanı Mr. Hasmy’in S/RES/1267 (1999) sayılı kararın görüşmeleri sırasındaki yaptığı açıklaması için bkz. S/PV.4051.
[75] The Situation in Afghanistan and its Implications for International Peace and Security: Report of the Secretary-General, 20 Kasım 2000, S/2000/1106, - 37.para.
[76] UN-Doc. S/RES/1333 (2000).
1760 UN-Doc. S/RES/1333 (2000) -son.pr.para: “The Security Council,................. Acting under Chapter VII of
the Charter of the United Nations,”
1761 UN-Doc. S/RES/1333 (2000)-3.op.para: “Demands further that the Taliban should act swiftly to close all camps where terrorists are trained within the territory under its control, and calls for the confirmation of such closures by the United Nations, inter alia, through information made available to the United Nations by Member States in accordance with paragraph 19 below and through such other means as are necessary to assure compliance with this resolution;”
[79] UN-Doc. S/RES/1333 (2000)-3.op.para: “Demands further that the Taliban should act swiftly to close all camps where terrorists are trained within the territory under its control, and calls for the confirmation of such closures by the United Nations, inter alia, through information made available to the United Nations by Member States in accordance with paragraph 19 below and through such other means as are necessary to assure compliance with this resolution;”
[80] UN-Doc. S/RES/1333 (2000)-5/a.op.para: “Prevent the direct or indirect supply, sale and transfer to the territory of Afghanistan under Taliban control as designated by the Committee established pursuant to resolution 1267 (1999), hereinafter known as the Committee, by their nationals or from their territories, or using their flag vessels or aircraft, of arms and related materiel of all types including weapons and ammunition, military vehicles and equipment, paramilitary equipment, and spare parts for the aforementioned; (b) Prevent the direct or indirect sale, supply and transfer to the territory of Afghanistan under Taliban control, as designated by the Committee, by their nationals or from their territories, of technical advice, assistance, or training related to the military activities of the armed personnel under the control of the Taliban; (c) Withdraw any of their officials, agents, advisers, and military personnel employed by contract or other arrangement present in Afghanistan to advise the Taliban on military or related security matters, and urge other nationals in this context to leave the country;”
1764 Güvenlik Konseyinin 19 Aralık 2000 tarihli toplantısı ( S/PV.4251).
1766 UN-Doc. S/RES/1333 (2000).
1766 UN-Doc. S/RES/1333 (2000)-6.op.para: “Decides that the measures imposed by paragraph 6 above shall not apply to supplies of non-lethal military equipment intended solely for humanitarian or protective use, and related technical assistance or training, as approved in advance by the Committee, and affirms that the measures imposed by paragraph 6 above do not apply to protective clothing, including flak jackets and military helmets, exported to Afghanistan by United Nations personnel, representatives of the media, and humanitarian workers for their personal use only;”
1767 UN-Doc. S/RES/1333 (2000)-7.op.para: “Urges all States that maintain diplomatic relations with the Taliban to reduce significantly the number and level of the staff at Taliban missions and posts and restrict or control the movement within their territory of all such staff who remain; in the case of Tali- ban missions to international organizations, the host State may, as it deems necessary, consult the organization concerned on the measures required to implement this paragraph;”
1768 UN-Doc. S/RES/1333 (2000)-8/b.op.para: “To close immediately all offices of Ariana Afghan Airlines in their territories;”
1769 UN-Doc. S/RES/1333 (2000)-11.op.para:” Decides also that all States are required to deny any aircraft permission to take off from, land in or over-fly their territories if that aircraft has taken off from, or is destined to land at, a place in the territory of Afghanistan designated by the Committee as being under Taliban control, unless the particular flight has been approved in advance by the Committee on the grounds of humanitarian need, including religious obligations such as the performance of the Hajj, or on the grounds that the flight promotes discussion of a peaceful resolution of the conflict in Afghanistan, or is likely to promote Taliban compliance with this resolution or with resolution 1267 (1999);” O ana kadar uçuş sayasağı sadece 1267-Komitesi tarafından belirlenen uçaklara ilişkindi. Birçok uçak 1267-Komitesi tarafından açıkça izin verilmediği için yaptırıma tabi olmuşlardır.
[82] UN-Doc. S/RES/1333 (2000)-12.op.para: “Decides further that the Committee shall maintain a list of approved organizations and governmental relief agencies which are providing humanitarian assistance to Afghanistan, including the United Nations and its agencies, governmental relief agencies providing humanitarian assistance, the International Committee of the Red Cross and non-governmental organizations as appropriate, that the prohibition imposed by paragraph 11 above shall not apply to humanitarian flights operated by, or on behalf of, organizations and governmental relief agencies on the list approved by the Committee, that the Committee shall keep the list under regular review, adding new organizations and governmental relief agencies as appropriate and that the Committee shall remove organizations and governmental agencies from the list if it decides that they are operating, or are likely to operate, flights for other than humanitarian purposes, and shall notify such organizations and governmental agencies immediately that any flights operated by them, or on their behalf, are thereby subject to the provisions of paragraph 11 above;”
[83] “astatic anhydrite” ayfon ile birlikte eroin üretiminde kullanılır.
[84] UN-Doc. S/RES/1333 (2000) -10.para. Bu maddelerin satışının sadece Taliban’a yasaklanması Malezya temsilcisi Mr. Agam’ın eleştirisine sebep olmuştur: „While we support the ban on acetic anhydride, the wording of the operative paragraph sends out the wrong signal and might compromise the work of the United Nations antidrug programme in the region. It would imply that the sale, supply or transfer of the chemical to non-Taliban-controlled areas is tolerated." 19. Aralık 2000 tarihli Güvenlik Konseyi toplantısı, S/PV.4251, s. 5.
[85] UN-Doc. S/RES/1333 (2000)-16/b.op.para: “To establish and maintain updated lists, based on information provided by States and regional organizations, of individuals and entities designated as being associated with Usama bin Laden, in accordance with paragraph 8 (c) above;”
[86] Güvenlik Konseyinin 19. Aralık 2000 tarihli toplantısı, S/PV.4251.
[87] Sierra Leones olayında olduğu gibi, S/RES/1132 (1997) - 10.para.
[88] Birkhaeuser, s.155
[89] UN-Doc. S/RES/1333 (2000)-17.op.para: „Calls upon all States [...] to act strictly in accordance with the provisions of this resolution, notwithstanding the existence of any rights or obligations conferred or imposed by any international agreement [...]."
[90] UN-Doc. S/rEs/1333 (2000)-14.op.para: “Urges States to take steps to restrict the entry into or transit through their territory of all senior officials of the rank of Deputy Minister or higher in the Taliban, the equivalent rank of armed personnel under the control of the Taliban, and other senior advisers and dignitaries of the Taliban, unless those officials are travelling for humanitarian purposes, including religious obligation such as the performance of the Hajj, or where the travel promotes discussion of a peaceful resolution of the conflict in Afghanistan or involves compliance with this resolution or resolution 1267 (1999);”
[91] Birkhaeuser, s.155; Macke, s. 74.
[92] UN-Doc. S/RES/1333 (2000)-23.op.para: “Further decides that the measures imposed by paragraphs 5, 8, 10 and 11above are established for twelve months and that, at the end of this period, the Council will decide whether the Taliban has complied with paragraphs 1,2 and 3 above, and, accordingly, whether to extend these measures for a further period with the same conditions;”
[93] UN-Doc. S/RES/1333 (2000)-24.op.para: “Decides if the Taliban comply with the conditions of paragraphs 1, 2 and 3 above, before the twelve-month period has elapsed, the Security Council shall terminate the measures imposed by paragraphs 5, 8, 10 and 11 above;”
[94] UN-Doc. S/RES/1363 (2001)-3.op.para: “Requests the Secretary-General to establish, in consultation with the Committee established pursuant to resolution 1267 (1999), within 30 days of the date of adoption of this resolution and for a period running concurrently with the application of the measures imposed by resolution 1333 (2000), a mechanism:”
[95] UN-Doc. S/RES/1363 (2001)-4/a.op.para: “Monitoring Group in New York of up to five experts, including a Chairman, to monitor the implementation of all the measures imposed by resolutions1267 (1999) and 1333 (2000), including in the fields of arms embargoes, counterterrorismand related legislation and, in view of the link to the purchase of arms and financing of terrorism, money laundering, financial transactions and drug trafficking; “
[96] UN-Doc. S/RES/1390(2002)-9.pr.para: “Reaffirming further that acts of international terrorism constitute a threat to international peace and security ".
[97] UN-Doc. S/RES/1388 (2002)-1.op.para: Decides that the provisions of paragraph 4 (a) and (b) of resolution 1267 (1999) do not apply to Ariana Afghan Airlines aircraft or Ariana Afghan Airlines funds and other financial resources;”
[98] „A Delay in the Security Council Blocks Relief Aid for Afghanistan", New York Times, 16. Aralık 1999.
[99] UN-Doc.S/RES/1390 (2002)-9.pr.para: „Reaffirming further that acts of international terrorism constitute a threat to international peace and security ".
[100] UN-Doc. S/RES/1390 (2002)-9.pr.para: „Reaffırming further that acts of international terrorism constitute a threat to international peace and security."
[101] Cameron, s. 164.
[102] UN-Doc. S/RES/1267 (1999)-4/a.op.para: “Deny permission for any aircraft to take off from or land in their territory if it is owned, leased or operated by or on behalf of the Taliban as designated by the Committee established by paragraph 6 below, unless the particular flight has been approved in advance by the Committee on the grounds of humanitarian need, including religious obligation such as the performance of the Hajj;”
[103] UN-Doc. S/RES/1390 (2002)-1.op.para: “Decides to continue the measures imposed by paragraph 8 (c) of resolution 1333 (2000) and takes note of the continued application of the measures imposed by paragraph 4 (b) of resolution 1267 (1999), in accordance with paragraph 2 below, and decides to terminate the measures imposed in paragraph 4 (a) of resolution 1267 (1999);”
[104] UN-Doc. S/RES/1390 (2002) -2/b.op.para: “Prevent the entry into or the transit through their territories of these individuals, provided that nothing in this paragraph shall oblige any State to deny entry into or require the departure from its territories of its own nationals and this paragraph shall not apply where entry or transit is necessary for the fulfilment of a judicial process or the Committee determines on a case by case basis only that entry or transit is justified;”
[105] UN-Doc. S/RES/1390 (2002)-2/c.op.para: “Prevent the direct or indirect supply, sale and transfer, to these individuals, groups, undertakings and entities from their territories or by their nationals outside their territories, or using their flag vessels or aircraft, of arms and related materiel of all types including weapons and ammunition, military vehicles and equipment, paramilitary equipment, and spare parts for the aforementioned and technical advice, assistance, or training related to military activities;”
[106] Güvenlik Konseyi adres de gösterimiştir: „...Usama bin Laden, members of the Al-Qaida organization and the Taliban and other individuals, groups, undertakings and entities associated with them, as referred to in the list created pursuant to resolutions 1267 (1999) and 1333 (2000) to be updated regularly by the Committee established pursuant to resolution 1267 (1999) [...] ", S/RES/1390 (2002) - 2.para.
[107] UN-Doc. S/RES/1390 (2002)-3.op.para: “Decides that the measures referred to in paragraphs 1 and 2 above will be reviewed in 12 months and that at the end of this period the Council will either allow these measures to continue or decide to improve them, in keeping with the principles and purposes of this resolution;”
[108] EuG, Rs. T-315/01, Kadi, Urteil vom 21. Eylül 2005, - para.25.
[109] UN-Doc. S/RES/1390 (2002)-6.pr.para: “Determining that the Taliban have failed to respond to the demands in paragraph 13 of resolution 1214 (1998) of 8 December 1998, paragraph 2 of resolution 1267 (1999) and paragraphs 1,2 and 3 of resolution 1333 (2000),”.
[110] UN-Doc. S/RES/1390 (2002)-6.op.para: “Requests all States to report to the Committee, no later than 90 days from the date of adoption of this resolution and thereafter according to a timetable to be proposed by the Committee, on the steps they have taken to implement the measures referred to in paragraph 2 above;”
[111] Report Prepared by Switzerland in Pursuance of Security Council Resolution 1390 (2002), 24. 06. 2002, S/AC.37/2002/66.
[112] Taliban’ın malvarlığına ilişkin tek istisna 1267-Komitesinin izniyle gerçekleşmiştir, S/RES/1267 (15. Ekim 1999) - 4/b.para. Terörist şüpheli şahısların malvarlığına ilişkin herhangi bir istisna öngürülmümiştir.
[113] İsviçre’nin önlemi nazar alındı, Second report of the Monitoring Group established pursuant to Security Council resolution 1363 (2001) and extended by resolution 1390 (2002), 20. 09. 2002, S/2002/1050, - para.42.
[114] Second report of the Monitoring Group established pursuant to Security Council resolution 1363 (2001) and extended by resolution 1390 (2002), 20. 09. 2002, S/2002/1050, - 39.para.
[115] bkz. Rosand, Eric, The Security Council's Efforts to Monitor the Implementation of al Qaeda/Taliban Sanctions, AJIL 98 (2004), s. 748 d.
[116] „It is unclear whether inclusion in the list indicates ipso facto that the persons named should be considered terrorists, or whether the list should be viewed as a preventive measure concerning persons who might be terrorists. Several countries have also questioned the methodology used to determine who should appear on the list. These questions carry with them important implications concerning the manner in which States fulfill their responsibilities to freeze assets or restrict the movement of persons pursuant to resolution 1390 (2002)."
Third report of the Monitoring Group established pursuant to resolution 1390 (2002), 17. 12. 2002, S/2002/1338, - para.19.
[117] UN-Doc. S/RES/1452 (2002)-1/a.op.para: “necessary for basic expenses, including payments for foodstuffs, rent or mortgage, medicines and medical treatment, taxes, insurance premiums, and public utility charges, or exclusively for payment of reasonable professional fees and reimbursement of incurred expenses associated with the provision of legal services, or fees or service charges for routine holding or maintenance of frozen funds or other financial assets or economic resources, after notification by the relevant
State(s) to the Committee established pursuant to resolution 1267 (1999) (hereinafter referred to as “the Committee”) of the intention to authorize, where appropriate, access to such funds, assets or resources and in the absence”
[118] UN-Doc. S/RES/1452 (2002)-1/b.op.para: “necessary for extraordinary expenses, provided that such determination has been notified by the relevant State(s) to the Committee and has been approved by the Committee;”
[119] Monitoring Group’un tavsiyesi, Second report of the Monitoring Group established pursuant to Security Council resolution 1363 (2001) and ex-tended by resolution 1390 (2002), 20.09.2002, S/2002/1050, - 136.para.
[120] UN-Doc. S/RES/1455 (2003) -4.op.para: “Requests the Committee to communicate to Member States the list referred to in paragraph 2 of resolution 1390 (2002) at least every three months, and stresses to all Member States the importance of submitting to the Committee the names and identifying information, to the extent possible, of and about members of the Al-Qaida organization and the Taliban and other individuals, groups, undertakings and entities associated with them so that the Committee can consider adding new names and details to its list, unless to do so would compromise investigations or enforcement actions;”
[121] UN-Doc. S/RES/1455 (2003) -8.op.para: “Requests the Secretary-General, upon adoption of this resolution and acting in consultation with the Committee, to reappoint five experts, drawing, as much as possible and as appropriate, on the expertise of the members of the Monitoring Group established pursuant to paragraph 4 (a) of resolution 1363 (2001), to monitor for a further period of 12 months the implementation of the measures referred to in paragraph 1 of this resolution and to follow up on relevant leads relating to any incomplete implementation of the measures referred to in paragraph 1 above;”
[122] UN-Doc. S/RES/1455 (2003) -12.op.para: “Requests the Monitoring Group to submit a detailed work programme within 30 days of the adoption of this resolution and to assist the Committee in providing guidance for Member States on the format of the reports referred to in paragraph 6 above;”
[123] UN-Doc. S/RES/1455 (2003) -6.op.para: “Calls upon all States to submit an updated report to the Committee no later than 90 days fromadoption of this resolution on all steps taken to implement the measures referred to in paragraph 1 above and all related investigations and enforcement actions, including a comprehensive summary of frozen assets of listed individuals and entities within Member State territories, unless to do so would compromise investigations or enforcement actions;”
[124] Devletlerin raporları için bkz. <http://www.un.org/Docs/sc/commit-tees/1267/1455reportsEng.htm>, (12. 06.2010). Devletlerin raporlarına ilişkin problemler hakkında, Rosand, s. 758.
[125] Report of Liechtenstein to the Security Council Committee Established Pursuant to Resolution 1267 (1999), 23. Haziran 2003, S/AC.37/2003/(1455)/52.
[126] Report of Liechtenstein to the Security Council Committee Established Pursuant to Resolution 1267
(127) 23.06.2003, S/AC.37/2003/(1455)/52.Liechtenstein eğer bir tüzel kişiliğin ismi yanlış yazılmışsa bu kişinin hesabı dondurmamaktadır
[128] Portekiz, bir Finans Enstitüsünde bilgi bankasındaki 50 kişinin ismiyle, 1267-Komitesinin listesindeki 50 kişinin isimlerinin aynı olduğunu yazmıştır, bkz. Report of Portugal to the Security Council Committee Established Pursuant to Resolution 1267 (1999), 17. 06. 2003, S/AC.37/2003/(1455)/51.
1806 Report of the Monitoring Group Established Pursuant to Security Council Resolution 1363 (2001) and Extended by Resolutions 1390 (2002) and 1455 (2003), 8.07.2003, S/2003/669, - para.146.
[129] 29 Temmuz 2003 tarihli Güvenlik Konseyi toplantısı, Threats to International Peace and Security Caused by Terrorist Acts, S/PV.4798, özellikle s. 14, 2l vd.
[130] Report of the Czech Republic in fulfillment of United Nations Security Council resolution 1455 (2003), 16. 07. 2003, S/AC.37/2003/(1455)/59, - 6.para.
[131] UN-Doc. S/RES/1526 (2004) - 1.para.
[132] UN-Doc.S/RES/1526 (2004) -6.op.para: “Decides, in order to assist the Committee in the fulfillment of its mandate, to establish for a period of 18 months a New York-based Analytical Support and Sanctions Monitoring Team (hereinafter referred to as Ihe Monitoring Team”)under the direction of the Committee with the responsibilities enumerated in the Annex to this resolution;”
[133] Bu konunun ağır eleştiriler alması sebebiyle bu timin görev süresi uzatılmadı, bkz. Rosand, s. 753 vd..
[134] UN-Doc. S/RES/1526 (2004) -18.op.para: “Strongly encourages all States to inform, to the extent possible, individuals and entities included in the Committee’s list of the measures imposed on them, and of the Committee’s guidelines and resolution 1452 (2002); bilgideki eksiklik konusunda bkz. Albin, Silke: Rechtsschutzlücken bei der Terror Bekâmpfung im Völkerrecht, Zeitschrift für Rechtspolitik 2004, s. 72.
(135) Second report of the Analytical Support and Sanctions Monitoring Teamappointed pursuant to resolution 1526 (2004) concerning Al-Qaida and the Taliban and associated individuals and entities, 15 Aralık 2004, S/2005/83, Annex II.
[136] UN-Doc. S/RES/1617 (2005).
[137] UN-Doc. S/RES/1617 (2005) -2.op.para: “Further decides that acts or activities indicating that an individual, group, undertaking, or entity is associated with Al-Qaida, Usama bin Laden or the Taliban include: participating in the financing, planning, facilitating, preparing, or perpetrating of acts or activities by, in conjunction with, under the name of, on behalf of, or in support of; supplying, selling or transferring arms and related materiel to; recruiting for; or otherwise supporting acts or activities of; Al-Qaida, Usama bin Laden or the Taliban, or any cell, affiliate, splinter group or derivative thereof.”
[138] UN-Doc. S/RES/1617 (2005) - 4, 6.para.
[139] UN-Doc. S/RES/1617 (2005) Annex I,
(140) Bu konuda bkz. Rosand, s. 748.
[141] UN-Doc. S/RES/1267 (1999) - 6.para.
[142] UN-Doc. S/RES/1390 (2002) - 5.para.
[143] Rosand, s. 749.
[144] Guidelines of the Committee for the Conduct of its Work (Adopted on 7 Kasım 2002 and amended on 10 Nisan 2003), http://www.un.org/Docs-/sc/committees/1267/1267_guidelines.pdf>, (12.08. 2010).
[145] Guidelines, para.5.
[146] Biehler, s. 172; Giegerich, Thomas: Verantwortlichkeit und Haftung für Akte inter-nationaler und supranationaler Organisationen, Zeitschrift für vergleichende Rechtswissen- schaft 104 (2005), s. 186; Rosand, s. 749. 1267-Komite’sinin yaptırım lisetesinin büyük bir bölümü Amerikan “Office of Foreign Assets Control (OFAC)” bürosunun listesine dayanmaktadır. Bu listenin oluşumu için hukuki dayanak da 23. Eylül 2001 tarihli “Executive Order 13224” dır. Listedeki kişilerle ticaret yapanlarda cezalandırılacaktır, Fitzgerald, Peter L.: "If Property Rights Were Treated Like Human Rights, They Could Never Get Away with This": Blacklisting and Due Process in U.S. Economic Sanctions Programs, Hastings Law Journal 51 (1999), s. 73 vd; Millard George: Post-September 11 Terrorism Measures, Florida Journal of Inter national Law 16 (2004), s. 101 d.
[147] Bkz.Cameron, s. 165; „Bush Panel Finds Big Flaws Remain in U.S. Spy Efforts", New York Times, 31. Mart 2005.
[148] Guidelines, 9/a.para.
[149] Guidelines, 9/b. para.
[150] Cameron, s. 175
[151] UN-Doc. S/RES/1617(2005) - para.5.
[152] EuG, Rs. T-315/01, Kadi, Urteil (21. Eylül 2005)
[153] Guidelines, 7/a. para.
[154] Guidelines, 7/b.para.
[155] Guidelines, 7/d.para.
[156] Guidelines, para. 7/d.
[157] Brinkhaeuser, s. 166
[158] Alvarez, Jose E.: The UN's 'War' on Terrorism, International Journal of Legal Information 31 (2003), s. 248
[159] Alvarez, s. 247; Keller, Helen: Antiterrormussnahmen: Verfahrensschutz bei der Sperrung von Bankkonten, in Haener, Isabelle (Hrsg.): Gedanken über den demokratischen Staat und seine Geschichte, Beitrage für Alfred Kölz, Zürich 2003, s. 314.
[160] bkz. Gutherie, Peter: Security Council Sanctions and the Protection of Individual Rights, New York University Annual Survey of American Law 60 (2004), s. 524: „So long as the number of complaints are relatively few, it will be more efficient to arrive at political compromises on a case-by-case hasis rather than create new procedural mechanisms that would allow for safeguards for all those listed."
[161] Gutherie, s. 186.
[162] UN-Doc. S/RES/687 (1991) sayılı Güvenlik Konseyi kararıyla Irak’da kurulan “Governing Council der UN Compensation Commission” yaptırımlar sebebiyl oluşan zararlara ilişkin herhangi bir ödeme yapmaycaktır, S/23765, - 9.para.
[163] First report of the Analytical Support and Sanctions Monitoring Teamappointed pursuant to resolution 1526 (2004) concerning Al-Qaida and the Taliban and associated individuals and entities, 31. Temmuz 2004, S/2004/679, - 34, 41 .para.
[164] Rosand, s. 749.
[165] Cameron, s. 185.
1344 Bkz. ilk “report of the Analytical Support and Sanctions Monitoring Teamappointed pursuant to resolution 1526 (2004) concerning Al-Qaida and the Taliban and associated individuals and entities, 31.06. 2004, S/2004/679, - 1.para.: „These terrorists form groups that do not wait for orders fromabove but launch attacks when they are ready, against targets of their own choosing. Using minimal resources and exploiting worldwide publicity, they have managed to create an international sense of crisis."
[167] Bkz. ilk “report of the Analytical Support and Sanctions Monitoring Teamappointed pursuant to resolution 1526 (2004) concerning Al-Qaida and the Taliban and associated individuals and entities, 31. Temmuz 2004, S/2004/679, - para.1: „These terrorists form groups that do not wait for orders fromabove but launch attacks when they are ready, against targets of their own choosing. Using minimal resources and exploiting worldwide publicity, they have managed to create an international sense of crisis."
[168] UN-Doc. S/RES/1368(2001)
[169] UN-Doc. S/RES/1368(2001)
[170] List of Specially Designated Nationals and Blocked Persons des OFAC, abrufbar im Internet unter <http://www.treas.gov/offices/enforcement/ofac/-sdn/tl lsdn.pdf>, (12 Ağustos 2010).
[171] „Automatikprofessor im, Unruhestand" NZZ, 31 Aralık 2001.
[172] „Terrorisierter Rechtsstaat", NZZ, 06 Temmuz 2003.
[173] Alman Federal Ceza Mahkemesinin 27 Nisan 2005 tarihli kararı, bkz.bu konuda„Umstrittene Terrorismus-Ermittlungen", NZZ am Sonntag, 08 Mayıs 2005.
[174] “Verfahren im Fall Al Taqwa eingestellt", NZZ, 2. Haziran 2005.
(175) Birkhaeuser, s. 170.
(176) 16.12.1997 tarihli Güvenlik Konseyi Başkanının açıklaması (S/PRST/1997/56) , S/RES/1214 (1998).
[177] 16.12.1997 tarihli Güvenlik Konseyi Başkanının açıklaması (S/PRST/1997/56), S/RES/1193 (1998).
[178] 06.04.1998 tarihli Güvenlik Konseyi Başkanının açıklaması (s/PRST/1998/9).
[179] UN-Doc. S/RES/1214 (1998).
[180] UN-Doc. S/RES/1267 (1999), S/RES/1333 (2000).