* Naim Demirel, 'Kongo Demokratik Cumhuriyet', BM Güvenlik Konseyi ve Uluslararası Barışın Korunması, Derin Yayınları, 2013, s.293-303.

1.      Tarihsel Arkaplan

15.11.1908 tarihinde Belçika kontrolüne giren Kongo'da, Kongo hal­kının zorla çalıştırılması Mart 1910'da yasaklandı. Ancak bu uygulamaya rağmen yerli halka yapılan baskı devam etti. 1880 yılından 1920 yılına kadar Kongo nüfusu neredeyse yarıya inmişti. Kongo'daki sivil halkın yarısı sömür­ge idaresi altında iken zulüm, açlık, hastalık, sefalet ve çok çalışma sebebiyle telef olmuştu[1]. Belçika Kongo'nun kauçuk, kahve ve hurma yağı gibi zengin ürünlerini sömürmüştü. Sömürge idaresi 1960 yılına kadar sürdü[2].

Belçika çekildiğinde Kongo'da politik durum istikrarlı değildi. Çünkü bölgesel ya da etkin liderler Kinşasa'daki merkezi otoriteden daha fazla güce sahiptiler. Belçika bilerek, ardında kargaşa olacak şekilde bir politik denge kurarak ülkeden çekilmişti[3].

Belçika İkinci Dünya Savaşı sonrası özellikle 1950'li yıllarda Kongo üze­rindeki baskısını artırmıştı. Kongolular da da bu baskıya karşı yavaş yavaş başkaldırılar baş gösterdi. Kongolular heterojen bir yapıya sahip olduğu için başkaldırı hareketi milliyetçi bir tabana dayanmaktan ziyade, daha çok anti- Belçika bloku olarak oluştu.

Bu karşı hareketi durdurabilmek için Belçika bazı reformlar yaptı. 1957 yılında ilk defa Kongolular yerel seçimlere katılabildiler. 1958 yılında ilk Kongolu siyasi partinin kurulmasına izin verildi. Ardından kurulan gerek böl­gesel ve gerekse etnik kökene dayanan diğer partiler, 1959 yılında Kon­go'nun tam bağımsızlığını talep ettiler. Ardından Belçika hükümetinin sert tepkilerine sebep olan protesto hareketleri başladı. Belçika bu sert çizgiyle ülkenin kontrolünü elinde tutamayacağını anlayarak 1960 yılı başında ser­best seçimlerin yapılacağını duyurdu. 30 Haziran 1960'ta Kongo'nun bağım­sızlığı ilan edildi.

Seçimlerden Lumumba'nın „Mouvement National Congolais" partisi, 137 temsilcinin 33'ünü alarak en güçlü fraksiyon olarak çıktı. Lumumba'nın komünizme meyilli oluşundan dolayı bu netice Belçika ve ABD'nin hoşuna gitmedi. Onlar daha ılımlı olan Kasavubu'yu istiyorlardı. Aynı zamanda bağım­sızlık hareketleri sırasındaki birlik de bozuldu ve iç çatışmalar başladı.

Lumumba ilk başbakan ve Kasavubu ilk devlet başkanı oldu. Her ikisi­nin politik düşüncelerinde ayrılık olmasına rağmen bütün yağma, talan ve kanun dışı güç kullanımlarına karşı ülkeyi idare etmeye çalıştılar. Bu ise, Belçika'nın kurduğu idari teşkilatıyla birlikte ani çekilişi yüzünden neredeyse mümkün değildi. Devlette idari görev üstlenecek yeterli sayıda Kongolu bulunmamaktaydı. Belçika Kongo'yu kendisine muhtaç bırakmak ve çaresiz kalınıp kendisinin geri çağrılmasını beklemekteydi. Belçika askeri birlikleri Kongo'dan çekilmemişti. Ve bu durumda bu askerlerden yardım istenecekti. Lumumba ve Kasavubu Belçikalı komutanları görevlerinden el çektirip yerle­rine Lundua ve Mobutu'yu görevlendirdiler. Mobutu'nun Belçika ve ABD istihbaratıyla ilişkisi vardı ve kısa zamanda Lundua'ya karşı etkin bir pozis­yon kazandı[4].

1965 yılında Mobutu askeri bir cunta ile hükümeti ele geçirdi ve ar­dından gelen yıllar içinde Afrika'nın en uzun süre suiistimal yapan diktatörü oldu. Tcshombe ise Kongo'nun bir kısmını ağırlıklı olarak Avrupalı paralı askerlerin desteğiyle elinde tutabilmiştir. Mobutu bu askeri birlikleri 1967 yılında mağlup edebilmiştir. Mobutu ülkeyi Afrikalılaştırmaya başladı. Hedefi Avrupa etkisini ülkeden kaldırmaktı. 1971 yılında devletin adını Zaire olarak değiştirdi. Mobutu ülkeyi tek parti sistemiyle yönetiyordu ve batılı ülkeler­den destek görmekteydi. Bu desteğin karşılığında da Afrika'daki Sovyet etki­sini kırmak için savaşıyordu[5].

Zaire'nin ekonomik durumunun bozulmasının ve doğu-batı blokları arasındaki çatışmaların sona ermesinin etkisi altında 1990'dan itibaren adım adım demokratikleşmeye doğru gitti. Ama diktatör Mobutu'nun sonunu hazırlayan olay Ruanda'daki soykırım oldu.

Ruanda'daki soykırıma katılan yüz binlerce Hutu Zaire'ye kaçtılar[6]. Ruandalı Tutsi ve Mobutu karşıtı çeşitli gruplar aralarında birlik oluşturarak Mobutu'ya karşı savaşmaya başladılar ve birkaç ay gibi kısa bir sürede bütün Zaire'yi ele geçirdiler. Yaşlı, hasta ve uluslararası toplumdan izale edilmiş olan Mobutu'yu devirdiler. İsyancıların lideri Kabila 1997'de yeni devlet başkanı oldu ve Zaire'nin ismini Demokratik Kongo Cumhuriyeti olarak de­ğiştirdi.

Ancak kısa zaman içinde bu birlik dağıldı ve Ruanda'dan destek gören isyancı birlikler 1998'de doğudan ülkeyi ele geçirmeyi denediler. 2003 yılın­da, uzun süren pazarlıklar sonunda savaş sona erdi ve savaşan taraflar geçici bir hükümet kurdular[7]. Joseph Kabila bu barış antlaşmasında kararlaştırı­lan 2006 yılındaki seçimi kazanarak ilk seçilmiş başkan oldu[8]. Ancak doğu­daki Kivu ve Ituri bölgelerinde silahlı çatışmalar devam etmekteydi. Çünkü bu bölgelerdeki milisler barış antlaşmasına dahil olmamışlardı. Ağustos 2007'den Ocak 2009'a kadar çatışmalar yeniden şiddetlendi. 2008'in so­nunda CNDP[9] Nordkivu bölgesinde daha fazla bölge elde etti. BM'nin aracılık yaptığı hükümet ile isyancılar arasındaki görüşmelerde bir anlaşma sağlanamadı. 2008 sonunda Kongo hükümeti ile Ruanda arasında FDLR[10]'ye karşı ortak savaşma kararı alındı. Ruanda askerleri Kongo içine girdiler ve Nkunda'yı[11] tutukladılar. Mart 2009'da CNDP ve hükümet barış anlaşması yaptı[12].

2.    Güvenlik Konseyi Kararları

Demokratik Kongo Cumhuriyeti'nin Belçika'dan ayrılarak bağımsızlığı­na kavuşmasından kısa zaman sonra Güvenlik Konseyi ülkedeki durumla ilgilenmiştir[13]. Konsey Demokratik Kongo Cumhuriyeti'nin isteği üzerine ülkeye 10.000 adet asker yolladı[14]. Ancak yaptırım kararları almamıştı. 1995 yılında Güvenlik Konseyi Ruanda'ya karşı uyguladığı silah ambargosu­nu komşu devletlerdeki bireylere yönelik olarak da genişletmişti. Yalnız bu silahlar Ruanda için kullanılmaya yönelikse bu yaptırım uygulanacaktı[15]. Silah ambargosu öncelikle Kongo'nun doğusundaki bireylere yönelik olarak uygulandı.

Uganda ve Ruanda Kongo'nun doğusundaki başkaldırıyı desteklemek­teydiler. Doğudaki çatışmaların en önemli sebebi bölgenin değerli madenle­re sahip olmasıydı. Kabila bu isyancılara karşı eski müttefiklerine yönelmiş ve Afrika'nın güneyindeki bir çok devletin desteğini almıştır.

09.11.1996 tarihinde Güvenlik Konseyi S/RES/1078 (1996) sayılı kararı aldı. Bu kararda Konsey Kongo'daki durumu felaket olarak değerlendirmiş ve Doğu Zaire'deki (o zamanki adı) durumun uluslararası barış ve güvenliği tehdit ettiğini tespit etmiştir[16]. Konsey barış tehdidi tespitinden önce ya­şanan insani krizi ifade etmiştir. Kararda önce yaşanan insani krizin ifade edilmesinden hareketle, insani krizlerin tek başına barış tehdidi tespiti yap­maya yeterli olacağı sonucuna ulaşılamaz[17]. Çünkü kararda bir çok yerde "Great Seen" bölgesindeki genel durum da nazara verilmiştir[18]

15.11.1996 tarihinde S/RES/1080 (1996) tarihli kararda ise Doğu Zai­re'deki durum uluslararası barış ve güvenliği tehdit eder olarak nitelendiril­miş[19] ve üye devletlere BM Sözleşmesi'nin VII. bölümü çerçevesinde böl­geye yapılan yardımların güven içinde ihtiyaç sahiplerine ulaşması ve gönül­lü olarak Ruanda'ya dönmek isteyen mültecilerin geri dönüşlerinin sağlan­ması amacıyla uluslararası güç oluşturma konusunda yetki verilmiştir.

Konsey bu karardan sonra 18.02.1997 tarihli S/RES/1097(1997) sayılı kararı aldı. Bu kararda Konsey ne S/RES/1080 (1996) sayılı karara açıkça atıfta bulunmuş ve ne de bir barış tehdidi tespiti yapmıştır. Kararda, aynı şekilde, BM Sözleşmesi'nin VII. bölümü çerçevesinde hareket edildiğine dair bir ifade de yer almamaktadır[20]. Bu karar alındığında UNHCR'nin verdiği bilgiye göre 600.000 Ruandalı mülteci Zaire'de bulunmaktaydı. Birçok insa­na, dönüşte isyancı birlikler tarafından saldırılmıştı. Her geçen gün mülteci­lerin durumunun daha da kötüye gitmesine rağmen BM Güvenlik Konseyi olayı sadece izlemekle yetinmiştir[21]

16.05.1997 tarihinde Başkan Mobutu istifa etti. 17.05.1997 tarihinde FDLR Kinshasa'yı teslim aldı. Ülkede insan hakları ihlalleri had safhaday­dı[22]. Her ne kadar Tutsi hakimiyeti olan FDLR'de Zaire'nin Burundi ve Ruanda sınırı boyunca mültecilere yönelik katliamlar yapıldığına yönelik şüpheler bulunuyorsa da, Güvenlik Konseyi'nin BM Sözleşmesi VII. bölüm çerçevesinde hareketi Ruanda ve Burundi'ye göre farklı olmuştur[23].

Uganda ve Ruanda tarafından desteklenen Tutsi ağırlıklı isyancı birlik­lerin saldırılarından sonra Kongo Demokratik Cumhuriyeti 1998 yılı ortasın­da bir iç savaş durumundaydı. Mobutu'nun istifasından sonra iktidara gelen Kabila ve onun öldürülmesinden sonra oğlu Joseph Kabila Angola; Zimbabve Namibya, Sudan ve Çad tarafından desteklendi. İsyanın hedefi demokratik­leşme vaadini yerine getirmeyen başkanı devirmekti[24]. 13.07.1998 tarihin­de Güvenlik Konseyi başkanı Kongo'daki katliamı ve uluslararası insancıl hukuk ihlallerini ve insanlığa karşı işlenen suçları kınayan bir açıklama yaptı. Başkan açıklamasındaKonseyi'n ek önlemler alma konusundaki iradesini de ortaya koydu[25]

Yine başkanın 31.08.1998[26] ve 11.12.1998[27] tarihli açıklamalarında Kongo Demokratik Cumhuriyeti'ndeki çatışmaların barış tehdidi oluşturduğu tespiti yapılmış ve krizin sınır aşan askeri etkileri üzerinde durulmuştur.

09.04.1999 tarihli S/RES/1234(1999) sayılı kararda Konsey Demokra­tik Kongo Cumhuriyeti'ndeki mevcut durumun bölgedeki barış, güvenlik ve istikrarı tehdit etmeye devam ettiğini tespit etmiştir[28]. Konsey ülkede de­vam eden çatışmalardan dolayı endişelerini dile getirmiş ve devamında ül­kede hala yabancı askeri birliklerin olmasını BM Sözleşmesi'nin prensipleriy­le bağdaşmaz olarak değerlendirmiştir[29]. Kararda ayrıca çatışmaların der­hal sona erdirilmesi talep edilmiştir.

Kararda insan haklarının ve uluslararası insancıl hukuk ihlallerinin ağırlıklı olarak ifade edilmesi sebebiyle, krizin sınır aşan askeri etkisi barış tehdidi tespitinde çok fazla etkin olmamıştır[30].

Temmuz 1999'da Lusaka'da taraflar arasında ateşkes anlaşması imza­landı. Bu sözleşme 01.09.1999'da yürürlüğe girdi[31].

Bu sözleşmeden sonra yine isyancı birlikler ile Kabila hükümeti ara­sında çatışmalar meydana geldi. Bu çatışmalarda isyancılar Uganda ve Ruan- da'dan destek gördüler. Her iki taraf da karşılıklı olarak Lusaka Antlaşması­nın karşı tarafça ihlal edildiğini iddia ettiler.

Güvenlik Konseyi Başkanı 05.05.2000 tarihli açıklamasıyla Uganda ve Ruanda birlikleri arasındaki çatışmaların derhal sona erdirilmesini talep et­tikten sonra, bu talep Konsey tarafından 16.06.2000 tarihinde alınan S/RES/1304 (2000) sayılı kararla tekrarlanmış ve barış tehdidi tespiti yapıl­mıştır. Kararda Uganda ve Ruanda'dan derhal birliklerini Kongo'dan çekme­leri istenmiştir[32]. Bu kararda insan hakları ihlalleri dile getirilmiş ve kınan­mış, ancak ön plana çıkmamıştır[33].

Güvenlik Konseyi Başkanının çatışmanın insan hakları ihlali boyutunu ifade ettiği 07.09.2000 tarihli açıklamasından sonra alınan S/RES/1323 (2000) ve S/RES/ 1332 (2000) sayılı kararların her ikisinde de MONUC'un görev süresi uzatılmıştır. Ancak, kararda BM Sözleşmesi'nin VII. bölümüne göre hareket edildiği açıkça ifade edilmemiştir[34]. Halbuki Güvenlik Konseyi tarafından daha önce dile getirilen talepler yerine getirilmemiş ve mevcut durumda da herhangi bir değişiklik olmamıştı. S/RES/1323 (2000) sayılı karardaKonseyi'n bu konuda çekingen davranmasının sebebi,Konseyi'n ka­rardan kısa süre önce imzalanmış olan Kampala ve Harara'dan birliklerin çekilmesine yönelik anlaşmanın uygulanmasını görmek istemesi olabilir[35].

Başkan Kabila'nın 16.01.2001 tarihinde öldürülmesinden sonra oğlu Joseph Kabila'nın yeni başkan olarak Demokratik Kongo Cumhuriyeti'nin başına geçmesinin ardından Lusaka'da ateşkes antlaşması imzalandı. Bu antlaşmadan sonra ülkede durum biraz sakinleşti. Güvenlik Konseyi de bu gelişme üzerine S/RES/1341 (2001) ve S/RES/1355 (2001) sayılı kararları aldı. Konsey bu her iki kararda da, durumun hala uluslararası barış ve güven­liği tehdit etmeye devam ettiği tespitini yapmıştır[36]. Her iki kararın operas- yonel kısmında Güvenlik Konseyi taraflardan daha önceki Konsey kararlarına uyulmasını; Lusaka, Kampala ve Harare sözleşmelerine riayet edilmesini; insan hakları ihlallerine ve illegal hammadde ticaretine son vermelerini is­temiştir.

Bütün Konsey kararlarına ve barış çabalarına rağmen, özellikle ülkenin doğusunda sürekli silahlı çatışmalar meydana gelmekteydi. 2000 yılının Mart ayı ortasında Molira şehri Ruanda tarafından desteklenen RCD-Goma- İsyancıları[37] tarafından ele geçirildi ve ardında da ülkedeki çatışmalar şid­detlendi. Güvenlik Konseyi de bunun üzerine S/RES/1399 (2002) sayılı kararı aldı. Bu kararda Kongo'daki genel durum Konsey tarafından uluslararası barış ve güvenliği tehdit eder olarak değerlendirilmiştir[38].

Bu kararın operatif kısmında Konsey, Lusaka Barış Antlaşması'nı ihlal eden isyancılardan derhal geri çekilmelerini talep etmiştir. Konsey aynı za­manda Ruanda'dan da isyancılar üzerindeki etkisini barışı sağlamaya yönelik olarak kullanmasını istemiştir. Bu talep Konseyi'n, krizin bölgeye yayılma tehlikesi taşıdığı, değerlendirmesi yaptığını göstermektedir[39].

S/RES/1417 (2002) sayılı kararla Güvenlik Konseyi RCD-Goma- İsyancılarının sorumlu olduğu Kisangali'deki katliamını kınamıştır. Bu kına­madan önce Kongo Demokratik Cumhuriyeti'ndeki durumun uluslararası barış ve güvenliği tehdit ettiği tespiti yapılmamıştır.

30.07.2002 tarihinde Demokratik Kongo Cumhuriyeti ile Ruanda ara­sında Pretoria'da bir barış antlaşması imzalandı[40].

Ituri-Distrikt'deki Ruanda'nın da içine bulunduğu çatışmalar üzerine 20.05.2003 tarihinde Konsey S/RES/1468(2003) sayılı kararı aldı. Bu kararda Demokratik Kongo Cumhuriyeti'ndeki durumun barışı tehdit ettiği tespiti yapılmıştır.

Bu karardan kısa bir zaman sonra 30.05.2003 tarihinde Güvenlik Kon­seyi S/RES/1484 (2003) sayılı kararı almıştır. Bu kararda Avrupa Birliğinin askeri bir müdahale birliği göndermesi kabul edildi.

BM Genel Sekreteri tarafından ülkeye gönderilen uzmanlar komisyo­nu Demokratik Kongo Cumhuriyeti'ndeki yeraltı kaynaklarının illegal olarak sömürüldüğüne dair rapor hazırladılar[41]. Bunun üzerine Konsey S/RES/1475 (2003) sayılı kararı aldı. Karar, "Great Seen" bölgesindeki mil­yarlarca USD değerinde olduğu tahmin edilen Kongo'nun elmas yataklarının birçok Afrika devletince hukuka aykırı olarak sömürülmesinin uluslararası barış ve güvenliği tehdit ettiği tespitini yapmıştır.[42]

Güvenlik Konseyi 30.11.1999 tarihinde Kongo'nun doğusundaki iç sa­vaş ve bu bölgede bulunan yabancı askerler sebebiyle, Kasım 1999'da bir barış gücü[43] oluşturma kararı aldı. Bu gücü de kısa zaman içinde askeri olarak güçlendirdi[44]

24.02.2000 tarihli ve S/RES/1291 (2000) sayılı kararda Güvenlik Kon­seyi Kongo Demokratik Cumhuriyeti'ndeki durumun uluslararası barış ve güvenliği tehdit etmeye devam ettiği tespitini yeniden yapmıştır[45]. Bu tespiti yaparken Konsey, ateşkes antlaşmasına uyulmamasına ve bunun yanında acil insani yardım durumunun varlığına dayanmıştır[46].

Aralık 2002 ortalarında çeşitli isyancılar Kabila hükümeti ile bir anlaş­ma imzaladılar. Bu anlaşmaya göre isyancılar genel seçimler yapılıncaya kadar geçici hükümetin içinde yer alacaklardı[47]. Bu anlaşma ile savaş sona ermiş, ancak çatışmalar durmamıştı. Antlaşmanın ardından geçici bir hükü­met kuruldu[48].

Temmuz 2003'te Güvenlik Konseyi, Kongo'nun doğusundaki çatışma bölgesindeki yerli ve yabancı gruplara karşı zamanla sınırlı silah ambargosu kararı aldı[49]. Konsey aynı zamanda Kongo hükümetinden, yaptırımları kendi ülkesinde de uygulamasını istedi. Güvenlik Konseyi önceden de ülkenin doğusundaki maden kaynaklarının illegal olarak çıkartılmasını araştırmak üzere bir Uzmanlar Komitesi oluşturmuştu[50]. Bu uzmanlar komitesinin tavsiyelerine uyarak Konsey maden kaynaklarının illegal olarak yurtdışına çıkartılması eylemlerine karşı müeyyide uygulama tehdidinde bulundu[51].

Hemen hemen bir yıl sonra Güvenlik Konseyi MONUC'a silah ambar­gosunun uygulaması olarak bölgedeki illegal silahların toplanması görevini verdi[52]. Konsey silah ambargosunun uygulanması için bir Yaptırım Komite­si[53] ve bir de Uzmanlar Grubu[54] oluşturdu. Uzmanlar Grubuna önlemleri ihlal edenlerin listesini hazırlama görevi verildi[55].

Yeni yaptırımların istenilen sonucu vermemesi sebebiyle[56] ve silahlı çatışmaların devam etmesi sebebiyle, Güvenlik Konseyi silah ambargosu kararını ihlalden bireylere karşı yaptırım kararı aldı. Konsey önce silah am­bargosu kararını bütün Kongo sınırlarına yönelik olarak genişletti ve MONUC ile tamamıyla entegre olmuş ordu birliklerini bu kararında istisna tuttu[57]. Yaptırımları ihlal edenleri cezalandırmak için de bu kişilere karşı seyahat yasağı ve finansal yaptırımlar uygulama kararı aldı[58].

Güvenlik Konseyi 1533-Komitesine yaptırımları hak eden bireylerin ve grupların tespit edilmesi görevini vermişti[59]. Yine bu komite seyahat yasa­ğının istisnaları hakkında da karar verecektir[60]. Finansal yaptırımların istis­nalarını ise Konsey S/RES/1452 (2005) sayılı kararda olduğu gibi kendisi onaylayacaktı[61]. 2005 yazına kadar 1533-Komitesi herhangi bir liste hazır- lamamıştır[62].

3.    Kararların Değerlendirilmesi

Güvenlik Konseyi Kongo'nun doğusunda bazı kişilere karşı silah am­bargosu kararı almıştı. Bu kişiler Ruanda'ya silah sevkiyatı yapmaktaydılar. Konsey aynı istikamette daha sonraki kararlarında da belirli kişilere ya da gruplara karşı silah ambargosu kararı almış olmasına rağmen bütün devlete karşı bir ambargo kararı almamıştır. Demokratik Kongo Cumhuriyeti olayın­da Güvenlik Konseyi ilk defa yaptırımı ihlal edenlere karşı etkin, ağır, eko­nomik yaptırımlar uygulamak istemiştir.

Ancak çatışma bölgesindeki illegal maden kaynaklarının illegal olarak işletilmesini ve ülke dışına çıkartılmasını önleyecek etkili bir önlem alına­mamıştır. Halbuki bu husustaKonseyi'n kendi oluşturduğu uzmanlar komite­si bu yönde tavsiyelerde bulunmuşlardı. Çatışmanın tarafları maden kaynak­larından elde ettikleri gelirlerle maddi donanımlarını sağlamaktadırlar. Bun­lara engel olunmasının yolu da dolayısıyla bu maden kaynaklarından elde ettikleri gelirlerin kesilmesidir. Bu kaynakları sömürmelerine maalesef engel olunamamıştır[63].

Güvenlik Konseyi'nin, Kongo Demokratik Cumhuriyeti'ne ilişkin verdi­ği ve içinde barış tehdidi tespiti yapılan kararlarında,Konseyi'n aşağıdaki sebeplere dayandığını görmekteyiz.

  • İnsani acil yardım durumu/Sivil halkın içinde bulunduğu muhtaç halde oluş[64],
  • Uluslararası insancıl hukuk ihlalleri[65],
  • Silahlı sınır aşan çatışmalar[66],
  • Ateşkes anlaşmasına uyulmaması[67].

 


[1]        Başlangıçta 20 milyon olan nüfus, sömürge idaresi altında 10 milyona inmişti.

[2]        http://www.kongo-kinshasa.de/geschichte/geschichte2.php

[3]        Belçikalı Sömürge bakanının 1959’da yaptığı açıklamaya göre, oluşan bir kaos neticesinde yardıma çağrılmayı beklediğini ifade etmiştir. http://www.kongo-kinshasa.de/geschichte/geschichte3.php (26.04.2010)

(5)       http://www.kongo-kinshasa.de/geschichte/geschichte3.php (26.04.2010)

(6)        Michels, Kongo-Kinshasa (Ostkongo), Internet: http://www.sozialwiss.uni- hamburg.de/publish/Ipw/Akuf/kriege/316ak_kongo-kinshasa.htm, (08.03.2010).

[8]        Spiegel Online: „Kabila und Kagame zu Friedensgipfel bereit” (08. 08. 2010)

[9]        National Congress for the Defence of the People.

(10)       Democratic Forces for the Liberation of Rwanda.

(11)        CNPD hareketinin lideri. Bu tutuklanmadan birkaç gün önce liderlikten azledilmişti.

[12]       Johnson, Dominic Kriege, Korruption und die Kunst des Überlebens, Brandel und Apsel Verlag, 2008, s. 157-171.

[13]       BM daha 1960 yılında UN-Doc.S/RES/143 (1960) sayılı kararı alarak Belçikadan Kongo’dan çekil­mesini talep etmiştir.

[14]       Wellens, s. 70; UN-Doc.S/RES/143 (1960).

[15]       UN-Doc.S/RES/997 (1995) -4.op.para: „Affirms that the restrictions imposed under Chapter VII of the Charter of the United Nations by resolution 918 (1994) apply to the sale or supply of arms and materiel specified therein to persons in the States neighbouring Rwanda, if that sale or supply is for the purpose of the use of such arms or materiel within Rwanda”

[16]       S/RES/1078 (1996) -18.pr.para: „ that the magnitude of the present humanitarian crisis in eastern Zaire constitutes a threat to peace and security in the region ".

[17]      A.Stein, s. 272;

[18]       Schaefer, s. 180.

[19]       UN-Doc. S/RES/1080 (1996) - 11 .pr.para.: “Determining that the present situation in eastern Zaire constitutes a threat to international peace and security in the region ".

[20]       Schaefer, s. 180.

[21]       Schaefer, s. 181.

[22]       Genel Sekreter insan hakları ihlallerinin „must be regarded as posing a threat to international peace and security." Olarak değerlendiriilmesi gerektiğini ifade etmiştir, bkz. Press Release UN-Doc. SC/6545 (1998).

[23]      Archiv der Gegenwart, S. 42029.

[24]       Frische Weltalmanach, 2000, Spalte 454.

[25]       UN-Doc. S/PRST/1998/20. „ to ensure that the perpetrators of the massacres, other atrocities and violations of international humanitarian law are brought to justice ".

[26]       UN-Doc. S/PRST/1998/26.

[27]       UN-Doc. S/PRST/1998/36.

[28]       S/RES/1234(1999) -10.pr.para:„that the present situation in the Democratic Republic of the Congo constitutes a threat to peace, security and stability in the region”.

[29]       S/RES/1234(1999) -2.op.para: „ the presence of forces of foreign States in the Democratic Re­public of the Congo in a manner inconsistent with the principles of the Charter of the United Nations”

[30]       UN-Doc. 1234 (1999) -6.para.

[31]       UN-Doc. S/PRST/1999/815.

[32]       Güvenlik Konseyi S/RES/ 1341 (2001) - 2. para.’da S/RES/ 1304 (2000) sayılı kararın uygulanma­sını talep etmiştir.

[33]       Schaefer, s. 183

[34]       UN-Doc.S/RES/1323 (2000) ve UN-Doc.S/RES/ 1332 (2000)

[35]       Schaefer,s. 183

[36]       „that the situation in the Democratic Republic of the Congo continues to pose a threat to international peace and security in the region."

[37]       RCD = Rassemblement Congolais pour la Democratie

[38]     UN-Doc.S/RES/1399 (2002) -4.pr.para: „ the situation in the Democratic Republic of the Congo poses a threat to international peace and security in the region”.

[39]       Schaefer,s. 184

[40] Bu barış andlaşması Güvenlik Konseyinin S/RES/1445(2002) sayılı kararında olumlu bir gelişme olarak değerendirilmiştir.

[41]       UN-Doc S/2002/1146 (2002)

[42]       Krize elmas madenlerinin etkisi hakkında bkz. S/RES/ 1459 (2003).

[43]       United Nations Organization Mission in the Democratic Republic of the Congo (MONUC), UN- Doc.S/RES/1279 (1999).

[44]       UN-Doc.S/RES/1291 (2000).

[45]       UN.Doc S/RES/1291 (2000) -20.pr.para: „ the situation in the Democratic Republic of the Congo constitutes a threat to international peace and security in the region. "

[46]       Bkz UN.Doc S/RES/1291 (2000) -16 ve 18.pr. para.; - 14. e 15. op. para.

[47]       Global and All Inclusive Agreement, Pretoria, 17. 12. 2002.

[48]       Government of National Unity and Transition.

[49]       UN-Doc.S/RES/1493 (2003) -20.para.

[50]       Uzmanlar Komitesine ilişkin olarak bkz. UN-Doc.S/RES/1457 (2003).

[51]       UN-Doc.S/RES/1493 (2003) -28.op.para: “ Condemns categorically the illegal exploitation of the natural resources and other sources of wealth of the Democratic Republic of the Congo and expresses its intention to consider means that could be used to end it, awaits with interest the report to be submitted shortly by the group of experts on such illegal exploitation and on the link that exists between it and the continuation of hostilities, and demands that all parties and interested States offer full cooperation to the group of experts;”

[52]     UN-Doc.S/RES/1533 (2004) -4.op.para: „Authorizes MONUC to seize or collect, as appropriate, the arms and any related materiel whose presence in the territory of the Democratic Republic of the Congo violates the measures imposed by paragraph 20 of resolution 1493, and to dispose of such arms and related materiel as appropriate;”

[53]       UN-Doc.S/RES/1533 (2004) -8.op.para: “ Decides to establish, in accordance with rule 28 of its provisional rules of procedure, a Committee of the Security Council consisting of all members of the Council (the Committee), to underfake the following tasks:”

[54]       UN-Doc.S/RES/1533 ( 2004) -10.op.para: “Requests the Secretary-General, in consultation with the Committee, to create, within thirty days from the date of adoption of this resolution, and for a period expiring on 28 July 2004, a group of experts consisting of no more than four members (the Group of experts), having the necessary skills to perform the following mandate;”

[55] UN-Doc.S/RES/1533 (2004) -10/g.op.para: “To provide the Committee in its reporfs with a list, with supporting evidence, of those found to have violated the measures imposed by paragraph 20 of resolution 1493, and those found to have supported them in such activities for possible future measures by the Council;”

[56] Silah ambarogsu hava taşımacılığı yoluyla sıkça delinmiştir, bu konuda geniş bilgi için bkz. den Report of Experts on the Democratic Republic of the Congo, 4.01.2005, UN.Doc S/2005/30.

[57]       UN-Doc.S/RES/1596 (2005) -1.op.para: “Reaffirms the measures established by paragraph 20 of resolution 1493, dated 28 July 2003, and extended until 31 July 2005 by resolution 1552, dated 27 July 2004, decides that these measures shall from now on apply to any recipient in the territory of the Democratic Republic of the Congo, and reiterates that assistance includes financing and financial assistance related to military activities;

[58]       UN-Doc.S/RES/1596 (2005) -13.op.para: “Decides that, during the period of enforcement of the measures referred to in paragraph 1 above, all States shall take the necessary measures to prevent the entry into or transit through their territories of all persons designated by the Committee as acting in violation of the measures taken by Member States in accordance with paragraph 1 above, provided that nothing in this paragraph shall oblige a State to refuse entry into its territory to its own national”

UN-Doc.S/RES/1596 (2005) -15.op.para: “Decides that all States shall, during the period of enforcement of the measures referred to in paragraph 1 above, immediately freeze the funds, other financial assets and economic resources which are on their territories from the date of adoption of this resolution, which are owned or controlled, directly or indirectly, by persons designated by the Committee pursuant to paragraph 13 above, or that are held by entities owned or controlled, directly or indirectly, by any persons acting on their behalf or at their direction, as designated by the Committee, and decides further that all States shall ensure that no funds, financial assets or economic resources are made available by their nationals or by any persons within their territories, to or for the benefit of such persons or entities;”

[59]     UN-Doc.S/RES/1596 (2005) -18/a.op.para: “to designate persons and entities with respect to the measures set forth in paragraphs 6, 10, 13 and 15 above, including aircraft and airlines, and regularly to update its list, “

[60]       UN-Doc.S/RES/1596 (2005) -14.op.para: “Decides that the measures imposed by the previous paragraph shall not apply where the Committee determines in advance and on a case-by-case basis that such travel is justified on the grounds of humanitarian need, including religious obligation, or where the Committee concludes that an exemption would further the objectives of the Council’s resolutions, that is peace and national reconciliation in the Democratic Republic of the Congo and stability in the region;”

[61]       UN-Doc.S/RES/1596 (2005) -16.para.

[63]       Birnkhaeusen, s. 149.

[64]       UN-Doc. S/RES/ 1078 (1996), UN-Doc. S/RES/ 1080 (1996), UN-Doc. S/RES/ 1291 (2000), UN- Doc. S/RES/ 1341 (2001), UN-Doc. S/RES/ 1355 (2001), UN-Doc. S/RES/ 1484 (2003).

[65]       Konsey Başkanının 13.07.1998 tarihli açıklaması (S/PRST/1998/20).

[66] Konsey Başkanının 31.08.1998 tarihli açıklaması (S/PRST/1998/26) ve 11.12.1998 (S/PRST/1998/36), UN-Doc. S/RES/ S/RES/ 1234 (1999), UN-Doc. S/RES/ 1291 (2000), UN-Doc. S/RES/ 1304 (2000), UN-Doc. S/RES/ 1341 (2001), UN-Doc. S/RES/ 1355 (2001), UN-Doc. S/RES/ 1468 (2003).

[67]       UN-Doc. S/RES/ 1291 (2000), UN-Doc. S/RES/ 1341 (2001), UN-Doc. S/RES/ 1399 (2002), UN- Doc. S/RES/ 1417(2002).